video – yemek tarifleri – şiir – teknoloji – özel günler – programlar – şarkı sözleri – rüya tabirleri-albümler – saglik – müzik-diziler - forex işlemleri
11 Eylül 2010 Cumartesi
Q7 Sakatlandı
Portekiz Milli Takımı kampından sakat dönen Ricardo Quaresma'nın, bugünkü Ankaragücü maçında oynamayacağı kesinleşirken, futbolcunun düz koşulara bile perşembe günü çıkması bekleniyor.
CSKA Sofya maçında da sahada yer alması çok zor olan yıldız oyuncunun, Fenerbahçe karşılaşmasına yetiştirilmesinin de çok zor olduğu vurgulandı. Beşiktaş Teknik Direktörü Bernd Schuster'in, Quaresma'yı, derbide bir devre bile oynamasının kendisi için yeterli olduğunu söylediği, kulüp doktorlarından gelecek müjdeli haberleri beklediği bildirildi. Portekiz'in, Kıbrıs Rum Kesimi maçında 90 dakika yoğun tempoyla oynayan Q7'nin Norveç karşısında zorlandığı belirtildi. Uzmanlar, Quaresma bu maçta 45 dakika ile yetinse şu anki sakatlığı sözkonusu olmazdı ifadesini kullandılar. Sol ayak arka adalesinde yoğun kanama nedeniyle MR sonuçlarını sağlıklı bir şekilde göremeyen Beşiktaş Kurulu'nun, bu oyuncuyu 3-4 gün sonra ikinci kez MR'a sokması bekleniyor.
Yağmur Fırtına Kapıda
Batı Karadeniz, Marmara ve Kuzey Ege kıyılarında yağmur ve fırtına bekleniyor. Mevsim normalleri üzerinde seyreden sıcaklıklarında önemli bir değişiklik olmayacak.
Güncelleme:11 Eylül 2010 11:12
Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nce yapılan son değerlendirmelere göre, bugün sabah Giresun, Trabzon, Rize ve Hopa'da, öğleden sonra ve akşam saatlerinde Kars, Ardahan ve Iğdır'da, gece Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, Balıkesir, Bursa, Çanakkale ile İstanbul'un batı kesimlerinde sağanak ve gökgürültülü sağanak yağış geçişlerinin görüleceği tahmin ediliyor.
İL VE İLÇELERİN 5 GÜNLÜK HAVA DURUMUNU ÖĞRENİN
Mevsim normalleri üzerinde seyreden hava sıcaklıklarında önemli bir değişiklik olmayacak.
Rüzgar genellikle kuzey ve kuzeydoğu, zamanla Güney Ege, Akdeniz kıyı kesimleri ile ülkemizin güneydoğusunda batı ve güneybatı yönlerden hafif arasıra orta, ülkemizin kuzeybatı kesimlerinde kuvvetli ve kısa süreli fırtına (40-60 km/saat) şeklinde esecek.
-KUVVETLİ RÜZGAR VE FIRTINA UYARISI-
Batı Karadeniz, Marmara ve Kuzey Ege kıyılarında rüzgarın, kuzeydoğu (Poyraz) yönlerden kuvvetli ve kısa süreli fırtına şeklinde (40-60 km/saat) esmesi beklendiğinden yaşanabilecek olumsuz şartlara karşı, başta denizcilerimiz olmak üzere ilgililerin ve vatandaşların tedbirli olması gerekiyor.
ALES Sorularıda Çalındı
KPSS sorularını e-mail ile sınav öncesi elde eden ve sorguya çekilen Saçı’nın ifadesinden geçmiş yıllarda yapılan Yüksek Lisans Sınav sorularının da (ALES) çalındığı ortaya çıktı.
Güncelleme:11 Eylül 2010 10:09
Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı
2010 KPSS sınavı sorularının çalındığı ve kopya çekildiği iddialarıyla yürütülen soruşturma derinleştirildikçe ortaya çıkan skandallara her gün yenisi ekleniyor. ÖSYM’ce gerçekleştirilen KPSS ve Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) soruların çalındığının saptanmasının ardından geçmiş yıllarda yapılan Yüksek Lisans (ALES - Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı) Sınav Soruları’nın da çalındığı ortaya çıktı.
Milliyet, 2010 KPSS sınavının kilit isimlerinden Ispartalı Baki Saçı’nın (24) tam ifadesine ulaştı. Saçı, ifadesinde, KPSS sorularını “sana bir hediyem var” diyerek e-mail’ine gönderdiğini söylediği Berat Koşucu’nun, geçmiş yıllarda bir akrabasına da yine e-mail yoluyla Yüksek Lisans Sınav Soruları’nın geldiğini itiraf etti.
Savcılığın, gözaltına alınıp serbest bırakılan Saçı’nın ifadesinde ortaya çıkan bu gelişmeler üzerine soruşturmayı genişleterek, geçmiş yıllarda gerçekleştirilen ALES sınavlarını da soruşturmaya dahil ettiği öğrenildi.
Cemaat bağlantısı
4 Eylül 2010 Cumartesi
KADİR GECESİ
'Kardeşliğin, dayanışmanın, rahmetin ve bereketin ayı on bir ayın sultanı ramazan ayının son günlerine yaklaşılırken bu manevi atmosferi bin aydan daha hayırlı yapan Kadir Gecesine ulaşmanın sevinç ve mutluluğunu Türk milleti olarak yaşıyoruz. İnsanları engin düşünmeye ve değerlendirmeye yönlendiren bu gecenin, her zaman ve mekanda muhtaç olduğumuz birlik ve beraberliğimize katkı sağlayacağına, toplumu toplum yapan özelliklerin başında sayılan saygı ve sevginin bu gecede gönüllerde hayat bulacağına inanıyorum. Bu mübarek gecede, bu güzel vatanda sevginin, hoşgörünün, barış ve huzurun olması en büyük dileğimdir. Bu duygu ve düşüncelerimle aziz Türk milletimizin ve Arabanlı esnaf ve tüm hemşehrilerimin Kadir Gecesini kutlar, bu gecenin, ülkemize, İslam alemine ve bütün insanlığa hayırlar getirmesini Allah'tan niyaz ederim.'
31 Ağustos 2010 Salı
Derbinin Bilet Fiyetları
Biletler,14.09.2010 Salı gününe kadar Kongre Üyeleri ve Taraftar Kart sahiplerine, 15 Eylül Çarşamba günü sabah itibariyle de genel satışa açılacak.
Kongre Üyeleri ve Platinium Taraftar kart sahipleri 3, Gold Kart sahipleri 2 ve Classic kart sahipleri 1 bilet alabilecekler. Derbinin bilet fiyatları şöyle:
TÜRK TELEKOM VE MİGROS KALE ARKASI TRİBÜNÜ: 66.- TL
FENERIUM ÜST H-I BLOK : 132.- TL
FENERIUM ÜST C-D-F-G BLOK : 154.- TL
FENERIUM ALT G BLOK : 205.- TL
FENERIUM ALT B-F BLOK : 255.- TL
FENERIUM ALT C-E BLOK : 305.- TL
FENERİUM ALT D BLOK: 315.- TL
SARI VE LACİVERT: 160.- TL
Fenerin yeni transferleri Yobo
8 Ağustos 2010 Pazar
Hisse Senetleri Fiyatları
Hisse senetleri endeksleri hem fiyat hem de getiri endeksi olarak hesaplanmaktadır. Fiyat endeksleri, sadece fiyattaki değişimi yansıtırken, getiri endeksleri kar payı ödemelerini de dikkate almaktadır.
Tahvil ve bono (DİBS) endeksleri fiyat ve performans endekslerinden oluşmaktadır. Fiyat endeksleri, piyasa faiz oranındaki değişimin yol açtığı fiyat değişimini ölçerken, performans endeksleri hem faiz oranındaki değişimi hem de vadeye kalan gün sayısındaki azalmayı dikkate alarak yatırımcının elde ettiği getiriyi ölçmektedir.
İMKB endekslerini baz alan finansal ürün ihraç edilebilmesi ve/veya İMKB verileri kullanılarak endeks hesaplanabilmesi için, yatırım kuruluşları ile İMKB arasında lisans sözleşmesi imzalanması gerekmektedir
KPSS Sınav Sonuçları
Yaz Okululları Bitti
RTÜK AÇIKLADI
6 Ağustos 2010 Cuma
VE USAİN BOLT GECİLDİ
ABD'li sprinter Tyson Gay, Elmas Lig'in (Diamond League) 11. ayağı olan Stockholm Grand Prix'sinde
İsveç'in başkenti Stockholm'daki Olimpiyat Stadı'nda düzenlenen yarışlarda 100 metre mücadelesi, Usain Bolt ve ABD'li Tyson Gay'in mücadelesine sahne oldu. İki hatalı çıkış sonrasında başlayan yarışta, Bolt'un önünde yer alabilmeyi başaran Gay, 9,84'lük derecesiyle rakibini geçmeyi başardı. Tyson Gay, kariyerinde
1 Ağustos 2010 Pazar
REFERANDUMA HAYIR
Adananın Kozan İlçesine Bağlı Akdam Köyünde Ceset
AkdamKöyü'nde epilepsi hastası olduğu öğrenilen bir genç, dere yatağında ölü bulundu.
Edinilen bilgiye göre, öğle saatlerinde Kozan'a bağlı
Akdam Köyü'nde annesinin ardından giden İhsan Tekin (17), iddiaya göre bir akrabalarının mevlidi için Karapınar Köyü'ne giden annesi Durdu Tekin tarafından dönüş yolunda ölü olarak bulundu.
Bir tarlada bulunan genç, annesinin köylülere haber vermesi sonucu özel oto ile Kozan Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Burada İhsan Tekin'in öldüğü anlaşılınca, gencin cesedi hastanenin morguna kaldırıldı.
Jandarmanın durumu savcılığa bildirmesi üzerine, Cumhuriyet Savcısı ceset üzerinde inceleme yaptı.
Cep Telefonunda Büyük Devrim
01 Ağustos 2010, Pazar - 09:50
Avrupa Birliği'nin aldığı bir kararla gelecek yıldan itibaren satılan tüm telefonları aynı makine ile şarj edilebilecek. AB Komisyonu ve Cep Telefonu Üreticileri Grubu Derneği (GSMA) önderliğinde, cep telefonu pazarının Finlandiyalı lideri Nokia ile Apple, Motorola, Sony Ericsson, Texas Instruments, Qualcomm, NEC, Research In Motion, Samsung ve LG gibi şirketler tarafından imzalanan antlaşmayla cep telefonları şarj girişi, mikro USB bağlantı kablosuyla çalışabilecek biçimde standartlaşıyor.
Elano Gitti
30 Temmuz 2010 Cuma
Gazze ye Saldırı
İsrail Hava Kuvvetlerine ait uçakların dün gece Gazze Şeridi'nde bazı hedeflere hava saldırısı düzenledi. Saldırıda yaralananlardan bir Filistinli hayatını kaybetti. Filistinlinin, Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları üyesi olduğu bildirildi.
El Kassam Tugayları'ndan yapılan açıklamada, İssa Abdülhadi Batran'ın (40) örgütün saha komutanlarından biri olduğu duyuruldu.
Türkiye De Sıcaklar
Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nce yapılan son değerlendirmelere göre, Trabzon, Rize ve Hopa çevrelerinde hafif olmak üzere aralıklı sağanak ve gökgürültülü sağanak yağışların görüleceği tahmin ediliyor. Hava sıcaklığı yurt genelinde mevsim normalleri üzerinde seyretmeye devam edecek.
Rüzgar genellikle kuzey ve kuzeydoğu, Akdeniz kıyıları ile Güney Ege'de batı ve güneybatı yönlerden hafif arasıra orta kuvvette, Marmara ile Kuzey Ege kıyılarında yer yer kuvvetli olarak esecek.
-YÜKSEK SICAKLIK UYARISI-
Hava sıcaklığının; Kıyı kesimlerde mevsim normallerinin 2 ila 4, güney, iç ve doğu bölgelerde mevsim normallerinin 6 ila 8 yer yer 10 derece üzerinde seyretmesi beklendiğinden, sıcak havanın oluşturabileceği olumsuzluklara karşı (güneş çarpması vb.) ilgililerin ve vatandaşların dikkatli ve tedbirli olmaları gerekiyor.
-BAZI İLLERDE HAVA DURUMU-
Bazı illerde bugün hava durumu ve sıcaklık değerleri şöyle olacak:
İSTANBUL: Parçalı bulutlu (32)
ANKARA: Az bulutlu ve açık (39)
İZMİR: Az bulutlu ve açık (36)
ADANA: Az bulutlu ve açık (36)
ANTALYA: Az bulutlu ve açık (37)
SAMSUN: Parçalı ve çok bulutlu (31)
ERZURUM: Az bulutlu ve açık (33)
DİYARBAKIR: Az bulutlu ve açık (44)
26 Temmuz 2010 Pazartesi
Burdur Da Trafik Kazası Can Aldı
Edinilen bilgiye göre, Boğazköy mevkiinde meydana gelen kazada; Burdur istikametinden Antalya'ya seyir halinde olan 07 D 8316 plakalı otomobil ile Antalya'dan Ankara'ya giden 06 TEJ 52 plakalı Kamil Koç firmasına ait yolcu otobüsü çarpıştı.
Otomobilin, lastiğinin patlaması sonucu otobüsün şeridine girmesiyle meydana geldiği belirtilen kazada hurdaya dönen otomobil içindeki 5 kişi hayatını kaybetti. Ölenlerin kimliklerinin belirlenmesine çalışılırken, otobüsteki yolcuları Antalya'ya getirildi.
Hatay Dörtyol Da Terör
Edinilen bilgiye göre, Dörtyol ilçesinde TOKİ konutları mevkiinde terör örgütü üyeleri tarafından ilçe emniyetine bağlı devriye görevi yapan polis otosuna saldırıda bulunuldu. İlk belirlemelere göre, iki polis memuru şehit oldu, iki polis memurunun da yaralandığı öğrenildi.
Dağlık bölgeye kaçan terör örgütü üyelerini yakalamak için çevre il ve ilçelerden askeri takviye devam ediyor.
17 Temmuz 2010 Cumartesi
14 Temmuz 2010 Çarşamba
Ve Asrın Futbolcusu Fenerbahçe De
oyun hileleri
INSERT - Trainerı etkinleştirir
NUMPAD1 - Sınırsız Sağlık
NUMPAD2 - Sınırsız Şarjör
NUMPAD3 - Mermi Doldurmanıza Gerek Kalmaz
NUMPAD4 - Tek uruşta Öldürme
HOME - Tüm Hileleri Etkisizleştirir
Önemli Dualar
"Yâ Rabb! Kalbimi nurlandır, gözümü nurlandır, kulağımı nurlandır, sağımı nurlandır, solumu nurlandır, üstümü nurlandır, altımı nurlandır, önümü nurlandır, arkamı nurlandır ve beni nûr eyle (bir başka rivayette) benim damarlarımı nurlandır, etimi nurlandır, kanımı nurlandır, saçımı nurlandır, yüzümü nurlandır.� (1)
Mugîre bin Şu'be'den rivayet olunduğuna göre Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-in dualarından biri de şu idi:
"Başka bir ilâh yok, ancak Allah var. O�nun şerîki yoktur. Mülk O'nundur, hamd de O'nundur. O her şeye kaadirdir. Allah'ım, Senin verdiğine engel olacak da yoktur, vermediğini verecek de yoktur. Ve servet sahibi olanlara servetleri sana karşı bir menfaat veremez. Yani servetine güvenerek sana âsî olanları o servetleri kurtaramaz." (2)
Abdullah bin Abbas -radıyallahu anhüma-dan rivâyete göre Resûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-e bazı kimseler gelip:
-İnsanlar; yâni Ebû Süfyân ve arkadaşları sizinle muharebe etmek için adam ve silâh toplamışlar, hazırlık yapmışlar. Onlara mukabele edecek derecede kudretiniz yoktur. Onlardan sakınınız diye korkutmak istediklerinde, bu söz mü'minlerin yakîn îmânlarını ve cesaretlerini artırıp, Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz de:
"Allah bize kâfidir, o ne güzel vekîldir!" buyurdu. Mü'minler de böyle söylediler." (3)
Enes bin Mâlik -radıyallahu anh-dan rivâyete göre: Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'in çok kere duâsı:
"Ey Rabbimiz, bize dünyâda da iyilik, güzellik ver, âhirette de iyilik, güzellik ver. Bizi ateş azâbından koru," meâlindeki duâ idi. (4)
Ebû Musâ el-Eş'ârîden rivâyete göre Resûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle duâ ederlerdi:
"Yâ Rabb, benim hatâlarımı, bilmeden yapdıklarımı, işimde aşırı gitmemi, ve Senin benden çok iyi bildiğin hallerimi mağfiret eyle. Allah'ım, benim latifeleşmelerimi, ciddiyet hallerimi, hatâen ve kasden yaptıklarımı ve bende olan her şeyimi mağfiret eyle!� (5)
Ebû Hüreyre -radıyallahu anh-dan rivâyete göre Resûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurmuşlardır;
Öss sınav sonuçları
- 14 Haziranda yapılan ÖSS ile 21 Haziranda gerçekleştirilen YDS değerlendirilmesinin ve ortaöğretim kurumlarından alınan diploma notlarından adayların Ortaöğretim Başarı Puanlarının (OBP) hesaplanması çalışmaları tamamlandı.
- 1 milyon 350 bin aday ÖSS'ye girmek istedi, bunlardan 26 bini sınava giremedi. 196 adayın sınavı çeşitli nedenlerle geçersiz sayıldı. ÖSS'ye giren adaylardan 30 bininin puanı hesaplanabilir düzeyde bulunamadı.
- Sonuçları saat 10:30'dan itibaren http://oss.osym.gov.tr ve http://oss2009.osym.gov.tr internet adreslerinden öğrenebilirsiniz.
- Sınavda tam 254 tane kopya olayı gerçekleşti.
- Türkçe bölümünde başarı 4 puan aşağıya çekildi.
- Kat sayı kararı alınmasaydı kontenjanlar boş kalacaktı.
- Önceki yıllarda olduğu gibi kız öğrenciler, erkek öğrencilere göre daha başarılı.
- Üniversite mezunu ya da öğrencisi adaylar, lise son sınıf öğrencileri ve önceki senelerde mezun olan adaylara göre daha başarılı.
- Sınavda en az başarılı olan adaylar meslek liselerinden.
BAĞ KUR BOEÇ SORGULAMA
13 Temmuz 2010 Salı
Konya Da Deprem Oldu
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü’nden alınan bilgiye göre, Konya Selçuklu’da saat 21.20′de büyüklüğü 3.4 olarak ölçülen çok hafif şiddette bir deprem kaydedildi.
AA
Tarihte Bugün Kimler Doğdu Kimler Öldü
* 1646 – Gottfried Wilhelm Leibniz, matematikçi (ö. 1716)
* 1804 – George Sand, Fransız yazar (ö. 1876)
* 1839 – II.Mahmut, Padişah (ö. 1716)
* 1873 – Alice Guy-Blaché, Fransız film yönetmeni ve yapımcısı (ö. 1968)
* 1899 – Charles Laughton, İngiliz oyuncu (ö. 15 Aralık 1962)
* 1902 – William Wyler, Alman asıllı ABD’li film yönetmeni (ö. 1981)
* 1916 – Olivia de Havilland, İngiliz aktris
* 1930 – Mustafa Akkad, Suriye asıllı ABD’li film yönetmeni ve yapımcısı (ö. 2005)
* 1931 – Leslie Caron, Fransız aktris
* 1934 – Sydney Pollack, ABD’li yönetmen, yapımcı ve oyuncu
* 1939 – Karen Black, ABD’li aktris
* 1940 – Cahit Zarifoğlu, Şair (ö. 1987)
* 1942 – Geneviève Bujold, Kanadalı aktris
* 1952 – Dan Aykroyd, ABD’li sinema oyuncusu
* 1953 – Lawrence Gonzi, Malta başbakanı
* 1961 – Prenses Diana, Galler prensesi (ö. 1997)
* 1961 – Carl Lewis, ABD’li atlet
* 1966 – Aydın Uğurlular, Türk şarkıcı.
* 1967 – Pamela Anderson, Kanadalı aktris, manken
* 1971 – Julianne Nicholson, ABD’li aktris
* 1972 – Claire Forlani, İngiliz aktris
* 1975 – Tatyana Tomaşova, Rus atlet
* 1976 – Ruud van Nistelrooy, Hollandalı futbolcu
* 1977 – Liv Tyler, ABD’li sinema oyuncusu
* 1982 – Hilarie Burton, ABD’li oyuncu
* 1983 – Halil Akkaş, Türk atlet
* 1983 – Sheilla Tavares de Castro, Brezilyalı voleybolcu
* 1984 – Donald Thomas, Bahamalı atlet
* 1991 – Serenay Sarıkaya, Türk, sinema ve dizi oyuncusu.
Ölümler
* 1736 – III. Ahmet, 23. Osmanlı padişahı. (d. 1673)
* 1860 – Charles Goodyear, ABD’li mucit (d. 1800)
* 1894 – Allan Pinkerton, ABD’li özel dedektif (d. 1819)
* 1896 – Harriet Beecher Stowe, ABD’li yazar (d. 1811)
* 1904 – Şemseddin Sami, Dilbilimci, roman yazarı (d. 1850)
* 1925 – Erik Satie, Fransız besteci (d. 1866)
* 1951 – Tadeusz Borowski, Polonyalı yazar. (d. 1922)
* 1955 – Adnan Adıvar, Bilim ve siyaset adamı (d. 1882)
* 1974 – Juan Perón, Arjantin devlet başkanı (d. 1895)
* 1981 – Marcel Breuer, ABD’li mimar ve tasarımcı (d. 1902)
* 1989 – Hasan Esat Işık, Siyaset adamı ve diplomat (d. 1916)
* 1991 – Michael Landon, yönetmen, yapımcı, oyuncu (d. 1936)
* 1992 – Franco Cristaldi, İtalyan film yapımcısı (d. 1924)
* 1996 – Margaux Hemingway, ABD’li aktris (d. 1954)
* 1997 – Robert Mitchum, oyuncu (d. 1917)
* 1999 – Sylvia Sidney, ABD’li aktris (d. 1910)
* 1999 – Edward Dmytryk, yönetmen (d. 1908)
* 2000 – Walter Matthau, ABD’li oyuncu (d. 1920)
* 2003 – Herbie Mann, ABD’li caz flütçüsü (d. 1930)
* 2004 – Hüseyin Baradan, Türk sinema oyuncusu
* 2004 – Marlon Brando, ABD’li oyuncu (d. 1924)
Tatiller ve Özel Günler
* Hong Kong – Özel Yönetim Bölgesi Kuruluş Günü
* Kanada – Kanada Günü
* Türkiye – Kabotaj ve Deniz Bayramı
11 Temmuz 2010 Pazar
Tüm İllerin Adları , Anlamarı Ve Tarihi
AFYONKARAHİSAR: Afyon türkülerinde sık sık “Hisar” sözcüğü geçer. “Hisarın bedenleri çevirin gidenleri” Bu hisar sözcüğünün Afyon türkülerinde sık sık yinelenmesi nedensiz değildir. Eski adı Akroenos olan şehri Selçuklular uzun süren bir kuşatmadan sonra ele geçirdiler. “Hisar” kuşatma anlamına gelir. Acılarla elde edilen yere “Karahisar” dediler ve orada, kara taşlardan bir kale kurdular. Onaltıncı yüzyılda bölgede afyon yetiştirlmeye başlayınca, Karahisar’ın başına bir de Afyon eklendi ve şehir “Afyonkarahisar” adını aldı.
AĞRI: İsmi sınırları içindeki “Ararat” dağından alır. Çok eski çağlarda yeryüzü korkunç bir su baskınınına uğradı.(Nuh Tufanı) Nuh peygamber bütün canılardan bir çifti alarak bir gemiye bindirdi. Gemi Cudi (İslam kaynaklarına göre) (Hristiyan kaynaklarına göre de Ararat – Ağrı) dağına kondu. Ararat, önce aran sonra da Ağrı adını aldı.
AKSARAY: Selçuklu Sultanı İzzettin Kılıçarslan, şehirde cami, medrese, kümbetler ve büyük ve beyaz bir saray yaptırdı. Şelir “Aksaray” adını işte bu beyaz saraydan aldı.
AMASYA:Amasya şehrini tarihçi Strabon’a göre Amazon karalı Amasis kurdu ve ona Amasis kenti anlamına gelen “Amasesia” ismini verdi.
ANKARA: İslam kaynaklarında Ankara’nın adı Enguru olarak geçer. Kimilerine göre Ankara sözü Farsça “Üzüm” anlamına gelen Engür’den, ya da Yunanca’da Koruk anlamına gelen”Aguirada’dan türemiştir. Bazılarına Hint-Avrupa dillerindeki “Eğmek” anlamına gelen Ank ya da Sankskritçe de; “Kıvrıntı”,, anlamına gelen ankaba’dan veya Latince’den çengel anlamına gelen uncus’dan türediği ileri sürülmektedir. Frig dilinde Ank “engebeli, karışık arazi anlamına gelir.” Şehrin diğer isimleri; Ankyra, Ankura, Ankuria, Angur, Engürlü, Engürüye, Angare, Angera, Ancora, Ancora ve son olarak Ankara şeklini almıştır.
ANTAKYA: MÖ 300 yıllarında Makedonya Kralı Seleukoz bu yörede Antakya’yı kurdu ve şehre babasının ismi olan Antiokhia adını verdi. Zamanla büyüyen kent, başkent halini aldı.
ANTALYA: MÖ ll.ci yüzyılda Bergama karalı Attalos ll tarafından kuruldu. Şehir önceleri ismini kurucusundan aldı ve Attaleia adıyla anıldı. Daha sonra bu isim Adalia, Antalia ve en son Antalya şekline dönüştü.
ARTVİN: İskitler tarafından kuruldu. Artvin sözü iskitçe’dir.
AYDIN: İlk olarak Argoslar tarafından kuruldu. Anadolu beylerinden Aydınoğlu Mehmet bey’den aldı. Aydın, Mehmet beyin babasının ismidir.
BALIKESİR: Şehrin adının eski hisar anlamına gelen Paleokastio’dan türediği sanılmaktadır. Halk arasında dolaşan bir söylentiye göre de balı çok anlamına gelir. Çünkü Kesir Arapça’da çok anlamına gelmektedir
BAYBURT: Eldeki kaynaklara göre kasabanın ortaçağdaki adı “Paypert” ya da “Pepert” idi. Bayburt adı buradan gelmektedir.
BİLECİK: Bizanslılar döneminde burada Bilekoma adlı bir kale vardı. Osman bey burayı alınca bu adı Bilecik olarak adını verdi.
BİNGÖL: Buradaki bir çok göllerden dolayı bu isim kendisine verildi.
BİTLİS: Kimi tarihçilere göre, “Bageş” ya da “Pagiş” sözcüklerinden türemiştir. Kimilerine göre de Büyük İskender’in komutanı “Lis” ya da “Badlis” burada bir kale kurmuş. Bitlis sözcüğü bu komutanın isminden kaynaklanıyormuş.
BOLU: Önceleri Bithynion Romalılar döneminde ise Claudiopolis adı verildi. Türkler burayı alınca Claudiopolis sözcüğünü kısaltıp sadece polis dediler. Daha sonra bu da halk dilinde değişerek Bolu oldu.
BURDUR: Eski adı Askaniya’dır. İsmini yanında kurulmuş olduğu Burdur gölünden alır.
BURSA: Eski çağlardaki Bitinya bölgesinin başkentidir. Buraya kurucusu Bitinya kralı Prusias’ın adı verildi. (MÖ:ll.yüzyıl)
Çanakkale: Marmara ve Ege denizlerini birleştiren Boğaz’daki şehir ve kasabaların en büyüğü ve il merkezidir. Boğazın doğu kıyısında ve en dar yerinde kurulmuştur. Burada denizini şekli tıpkı bir çanağı andırır. Bugünkü ismini buradan alır.
Çankırı: İlkçağda “Gangra” kalesinin eteğinde kuruldu. İsmini Gangra kalesinden alan Çankırı’ya yakın zamana kadar Çangırı ve Çenğiri deniliyordu.
Çorum: Rivayete göre Çoğurum kelimesinden türetilmiştir. Bu da bölgede zamanında Rumların çoğunluğu oluşturmasından kaynaklanmaktadır.
Denizli: Deniz-ili kelimelerinin birleşmesinden oluşmuştur. İl eski Türkçe’de ülke, memleket anlamına gelir. Yani deniz memleketi denilir.Bir diğer rivayete göre de kelimenin aslı domuz-ili’dir. Bu da bölgede domuz çokluğundan kaynaklanmaktadır.
Diyarbakır: Bakır ülkesi anlamına gelmektedir. Bu ismin kaynağı Diyar-ı Bekir’dir. Bekir’in memleketi anlamına gelir. Bunun nedeni de Bekir b. Va’il adlı Arap göçebe boyunun buraya yrleşmiş olmasından kaynaklanır. Diyarbakır’ın eski adı Amid veya Amed’dir. Gelen veya bizim anlamına gelir. Dede Korkut kitabında Amid’e Hamid de denilmiştir.
Edirne: Romalılar döneminde imparator Hadrianus tarafından kurulduğu için şehir “Hadrianopolis” dını alır. Hadrianus’un şehri anlamına gelen bu sözcük, sonradan değşimlere uğrayarak Edirne halini aldı.
Elazığ: 1834 yılında Mezra denilen yerde kuruldu.1862 yılında buraya o sıradaki padişah Abdülaziz’in onuruna “Mamuretülaziz” adı verildi. Bu ismi uzun bulan halk onu Elaziz olarak kısalttı. 1937 yılında Elazığ’a çevrildi.
Erzincan: Erzincan ovasından adını alır. Ezirgan diye halk tarafından söylenir. Buranın eski adı Eriza’dır.
Erzurum: Ardı Rum kelimesinden gelir. Yani Rum toprağı demektir. Diğer bir rivayete göre de Selçuklular buraya Erzen-Rum demişlerdir. Erzen darı demektir. Şehir o zamanlar bir tahıl ambarı olarak kullanılmıştır.
Eskişehir: Eski adı Doylaion’dur. 1080 yılında Türkler burayı ele geçirdi. 1175 yılında burasını Bizans geri aldı. Kılıçarslan bu şehri daha sonra geri alınca, ona “Bizim eski Şehrimiz” anlamına gelen Eski Şehir adını verdi.
Gaziantep: Şehrin eski adı Ayıntab’dır. Kelime anlamı, pınarın gözü demektir. Halk bunu Antep olarak değiştirmiştir. Halk Kurtuluş savaşında Fransızlara karşı başarılı bir savaş verince 6 Şubat 1921’de çıkartılan bir yasayla Gazi ünvanı verildi.
Gümüşhane: Burada daha önceleri gümüş madenleri olduğundan, bu şehre Gümüşhane denilmiştir
İstanbul: MÖ. 658 yılında Megara kralı Byzas tarafından kurulduğundan bu şehre kurucusundan dolayı Bizantion adı verilmiştir. Roma imparatoru Marcus Avrelius döneminde imparatorun manevi babasının adıyla “Antion” olarak anıldı. Bizans İmparatoru Konstantin bu şehri yeniden kurunca buraya kendi adını verdi. Şehre “Konstantin veya Konstanpolis” adı verildi. Araplar “Kostantiniye, Romalılar Konstantinopolis” demişlerdir. Daha sonra bu ismin kısaltılmış şekli olan “Stin-polis” deyimi kullanıldı. İşte İstanbul bu “Stin-Polis” şehrinden türetildi. Türkler burayı alınca Müslüman şehir anlamında “İslambol” adını verdiler. Fakat daha sonra İstanbul olarak değiştirildi.
İzmir: Şehrin asıl adı “Smyrna”dır. İzmir kelimesi smyrna’nın halk arasındaki kullanış şeklidir. Homeros destanlarında bu kent ismini Kıbrıs Kralı Kinyras’ın kızı Smyra’dan alır ve tanrıça Artemis İzmirli’dir. Kimi kaynaklara göre de, İzmir şehrini ilk kuran Hititler değil, Amazonlar’dır. (Hititler de buraya Navlühun adını vermişlerdir.
Kahramanmaraş: Asıl adı Markasi’dir. Halk dilinde Maraş olarak değişmiştir. Kurtuluş savaşında Fransızlara karşı şehirlerini kahramanca savunduklarından meclis tarafından ll Şubat 1922’de kahraman ünvanı verildi.
Karaman: İlk ismi Laranda’dır. Selçuklu ve Osmanlılarda ki ismi Larende idi. Karamanoğullarının başkenti olduğundan buraya daha sonra Karaman adı verildi.
Kars: MÖ: 130-127 yılında buraya yerleşen Karsak oymağından dolayı şehre kars adı verilmiştir. Kars kelimesinin anlamı ise deve ya da koyun yününden yapılan elbise veya şal kuşağı anlamına gelir.
Kastamonu: Şehrin eski adı “Tumana”dır. Buraya daha sonra Gas-Gas isimli bir kavim yerleşti. İşte Kastamonu Gas ve Tuman’ın birleşmesinden meydana gelmiştir.
Kayseri: Romalılar Mazaka adlı şehri alınca buraya Kaysarea adını verdiler. Yani İmparator şehri anlamına gelir. Daha sonra Kayseri olarak halk arasında yayıldı
Kırşehir: Kır ve Şehir kelimesinin birleşmesinden oluşmuştur.
Kocaeli: Orhan gazi döneminde bu bölgeyi feth eden Akçakoca isimli komutandan dolayı buraya Kocaeli denildi.
Konya: İsa’dan önce 47-50 ve 53 yıllarında Hıristiyan azizlerinden St. Paul burayı ziyaret etti ve şehir önemli bir dinsel merkez olarak gelişti. Bu nedenle Hıristiyanlar ona, “İsa’nın tasviri” anlamına gelen “ikonyum” adını verdiler. Abbasiler burayı alınca “Kuniye’ye” çevirdiler. Türkler bu ismi Konya olarak değiştirdi.
Kütahya: Frigler buraya “Katyasiyum veya Katiation” adını vermişlerdir. Daha sonra yöre halkı buraya Kütahya demiştir
Malatya: Hititler döneminde buranın adı “Meliddu”dur. Halk tarafından Malatya olarak değişmiştir.
Manisa: Yunanca Magnesya’dan gelmiştir. Türkler burayı alınca Manisa olarak şehrin ismini değiştirdiler.
Mardin: Mardin adı Süryanice’de Marde’den geldiği rivayet edilir. Romalılar “Maride” Araplar ise “Mardin” adını vermişlerdir. Diğer bir rivayet göre ise Mer-din yani erkek, yiğit –görmek kelimesinden geldiği söylenmiştir.
Muğla: Eski adı “Mobolla”’dır. Türkler buraya daha sonra Muğla demişlerdir.
Muş: Bir rivayete göre süryanice’deki suyu bol anlamına glene Muşa’dan diğer bir rivayete göre ise Şehrin kurucusu “Muşet’den gelmiştir
Nevşehir: Onsekizinci yüzyıla kadar şehir bir köydü ve adı “Muşkara” idi. Daha sonra Nevşehirli Damat İbrahim Paşa köyünü geliştirdi ve yeni şehir anlamında Nevşehir adını verdi.
Niğde: İlkçağda bölgede Nagdoslular adlı bir kavim yaşadığından bu şehre isimlerini vermişler. Arap kaynakları şehre “Nekide veya Nikde” demişlerdir. Halk ise şehre Niğde adını vermiştir.
Ordu: Eski adı “Kotyora”dır. Halk tarafından bu isim değişikliğe uğramıştır.
Rize: Kafkas kökenli bir kelime olduğu sanılmaktadır.
Sakarya: Adını sınırları içinden geçen Sakarya nehrinden alır
Samsun: Eski adı “Amisos”dur. Samsun ismi bu kelimenin halk arasından değiştirilmesidir.
Siirt: Siirt adının Keldani aslından geldiği ve şehir anlamına geldiği söylenir. Diğer bir ravayete göre ise Sert kelimesinin bozulmuş şeklidir.
Sivas: Adının nereden geldiği konusunda her hangi bir kayda rastlanmamıştır.
Tekirdağ: Adını, kıyı boyunca uzanan Tekirdağlarından almıştır.
Tokat: Eski adı “Komana Pontika”idi. Tokat adının Pontika adının halk arasından değişmiş şeklidir.
Trabzon: “Trapezus” sözcüğünden gelir. Anlamı dörtköşe’dir.
Tunceli: Burada bazı maden yataklarının bulunmasından dolayı şehre Tunceli adı verilmiştir. Yani tunçülkesi demektir.
Urfa: Eski adı “Orhoe veya Orhai”dir. Dah sonra Araplar tarafından “R”ya çevrilmiştir. Bir diğer rivayete göre ise gelmekte olup R yani güneş demektir. Şehir Babil hükümdarı Ramis-Nemrut tarafından kuruldu.
Uşak: Çocuk veya genç adının halk dilinden söylenişidir. Bazı rivayetlere göre ise uşak (ayınla söylenişi) kelimesinin aşık kelimesinden geldiği söylenmiştir.
Van: Van’ı Asur kraliçesi Semiramis kurdu. Bundan dolayı şehre “Şahmirankent” adı verildi. Daha sonra Persler döneminde buraya Van adında bir vali geldi ve şehri bayındır hale getirdiğinden şehre onun adı veril
2010 Dünya Kupası Şampiyonu
Cape Town'da oynanan maçta Hollanda'ya galibiyeti getiren goller; Giovanni van Bronckhorst, Wesley Sneijder ve Arjen Robben'den geldi.
İlk yarısı 1-1 berabere biten maçta, Diego Forlan ve Maximiliano Pereira, Uruguay'ın gollerini atan futbolcular oldu.
Hollanda Pazar günü Johannesburg'daki finalde, bugün Durban'da oynanacak İspanya-Almanya maçının galibiyle karşılaşacak.
1974 ve 1978'de Dünya Kupası'nda iki kez final oynayan Hollanda, bu iki maçta da ev sahipleri Batı Almanya ve Arjantin'e yenilmişti.
Hollanda, Güney Afrika'daki Dünya Kupası'nda ise oynadığı altı maçı da kazandı ve şu ana kadar turnuvanın en başarılı takımı.
Onurşan dan Misileme
Döviz Kurları
USD/TRY 1 ABD DOLARI 1.5431 1.5505 1.5420 1.5528
AUD/TRY 1 AVUSTRALYA DOLARI 1.3491 1.3579 1.3429 1.3660
DKK/TRY 1 DANİMARKA KRONU 0.26225 0.26354 0.26207 0.26415
EUR/TRY 1 EURO 1.9554 1.9648 1.9540 1.9677
GBP/TRY 1 İNGİLİZ STERLİNİ 2.3393 2.3515 2.3377 2.3550
CHF/TRY 1 İSVİÇRE FRANGI 1.4615 1.4709 1.4593 1.4731
SEK/TRY 1 İSVEÇ KRONU 0.20464 0.20677 0.20450 0.20725
CAD/TRY 1 KANADA DOLARI 1.4843 1.4910 1.4788 1.4967
KWD/TRY 1 KUVEYT DİNARI 5.2825 5.3521 5.2033 5.4324
NOK/TRY 1 NORVEÇ KRONU 0.24198 0.24361 0.24181 0.24417
SAR/TRY 1 SUUDİ ARABİSTAN RİYALİ 0.41270 0.41344 0.40960 0.41654
Afrikaya Veda
10 Temmuz 2010 Cumartesi
twilight 2010
Since the release of the first novel, Twilight, in 2005, the books have gained immense popularity and commercial success around the world. The series is most popular among young adults; the four books have won multiple awards, most notably the 2008 British Book Award for "Children's Book of the Year" for Breaking Dawn, while the series as a whole won the 2009 Kids' Choice Award for Favorite Book
As of March 2010, the series has sold over 100 million copies worldwide with translations into at least 38 different languages around the globe.[5][6] The four Twilight books have consecutively set records as the biggest selling novels of 2008 on the USA Today Best-Selling Books list and have spent over 235 weeks on the New York Times Best Seller list for Children's Series Books
Thus far, the first three books have been made into a series of motion pictures by Summit Entertainment; the film adaptation of Twilight was released in 2008 and the second, The Twilight Saga: New Moon, was released on November 20, 2009.The third film, The Twilight Saga
KPSS Sınavı Acıklandı
8 Temmuz 2010 Perşembe
Facebook Asla Paralı Olmayacak
ÖSS Ne Zaman Açıklanacak
Yarımağan, sınavla ilgili olarak kendilerine ulaşan önemli hiçbir olayın olmadığını belirtti.
Sabah saatlerinde sağlık sorunu olan adaylar bulunduğuna dair kendilerine bilgi ulaştığını belirten Yarımağan, "Ancak hiç kimseyi hastanede veya evinde sınava almadık. Adaylar mutlaka önceden belirlenen binada sınava girdi fakat sağlık sorunları olanlar özel odalarda sınava girdiler" diye konuştu.
Yarımağan, sınav sırasında fenalaşan ve dışarı çıkarılan bir aday ile ilgili bilgi aldıklarını da aktardı.
Münferit olayların her sınavda yaşandığını söyleyen Yarımağan, "Sınav genelde sıkıntısız olarak atlatıldı. Kimlik sorunu, yerine başkasını sokmaya çalışma girişiminde bulunan ve sağlık sorunu olan birkaç aday dışında bir olay bize ulaşmadı" dedi.
Sınav evrakını taşıyan kamyonların bu akşamdan itibaren ÖSYM'ye gelmeye başlayacağını söyleyen Yarımağan, son kamyonun da yarın gece itibariyle Ankara'da olmasını beklediklerini bildirdi.
Evrakın, sayım işleminden sonra optik okumaya gireceğini kaydeden Yarımağan, bu işlemin de en erken perşembe günü başlayacağını ifade etti.
Yarımağan, ÖSS sonuçlarının 15 Temmuz'dan sonra açıklanabileceğini belirterek, "20 Temmuz'dan evvel açıklarız diye düşünüyorum" dedi.
ABD AB İ Uyardı
ABD Savunma Bakanı Robert Gates'ten sonra Obama da, Türkiye ile üyelik müzakerelerinde ayak sürüyen Avrupa Birliği'ni eleştirdi.
08 Temmuz 2010, Perşembe - 16:38
İtalyan Corriere della Sera gazetesine özel bir röportaj veren Obama, AB'nin Türkiye'yi üyeliğe kabul etmesinin "akıllıca" olacağını belirtirken, Birliğin Ankara'yı bünyesine alma konusundaki isteksizliğinin, Türkiye'nin geleneksel olarak Batı'ya dönük dış politikasında bazı değişiklikler görülmesinde etkili olduğunu söyledi.
Obama, "Bunun (Türkiye'nin üyeliğinin) Avrupa'da güçlü tepkilere yol açtığını biliyorum. Süreçteki yavaşlamanın ya da Avrupa'daki isteksizliğin Türkiye'de yakın geçmişte gözlenen kimi yönelim değişikliklerinin kökenindeki baskın faktör olduğunu da sanmıyorum. Ama bunun kaçınılmaz olarak Türk halkının Avrupa'yı nasıl gördüğü konusunda bir rol oynadığını düşünüyorum" diye konuştu.
ABD Başkanı, "Kendilerini Avrupa ailesinin parçası hissetmemeleri durumunda, müttefik bulmak ve yakın ilişki kurmak için başka yerlere bakar hale gelmeleri doğaldır" ifadesini kullandı.
Galatasarayda Yeni Transfer Lorik Cana
Galatasaray Sportif Sınai ve Yatırımlar A.Ş'den yapılan açıklamada ise Lorik Cana'nın Sunderland Kulübünden 4,5 milyon avro bedelle transfer edildiği ve bu bedelin 2012 yılına dek taksitlerle ödeneceği duyuruldu.
Bu arada, sözleşme bedeli olarak oyuncuya, 2010-2011, 2011-2012, 2012-2013 ve 2013-2014 sezonlarında yıllık 2 milyon avro sabit transfer ücreti ve 7 bin 500 avro maç başı ücreti ödeneceği açıklandı.
27 Temmuz 1983 doğumlu Arnavut futbolcu, geçtiğimiz sezon başında İngiltere Premier Ligi ekiplerinden Sunderland'e 6 milyon avro karşılığında transfer olurken, ilk sezonunda takımıyla 35 maça çıktı.
5 Temmuz 2010 Pazartesi
Transferde Büyük Derbi FB-GS
Alman yıldız Lukas Podolski için Türkiye'nin 2 dev ekibi büyük bir yarış halinde. Corriere dello Sport'un haberine göre Alman Milli Takımı'yla başarılı bir dönem geçiren ve Bundesliga'da Köln forması giyen Podolski için çok önemli teklifler yapmaya hazırlanıyor.
Dünya Kupası'nda Panzerler'le yarı finale yükselen golcü oyuncu aynı zamanda Juventus ve Sampdoria'nın da transfer listesinde.
Turnuva sonrası hareketlenmesi beklenen görüşmelerin Ağustos ayında kesinleşmesi bekleniyor. Geçtiğimiz sezon Bayern Münih'den ayrılarak Köln'e geri dönmüştü. 27 maçta 2 gol bulan Podolski milli takım kariyerinde ise 62 maçta 32 golle iyi bir grafik sahibi.
Kuartkar Vadisi Stardan Ayrıldı
Geçtiğimiz eylül ayından itibaren Star TV'de yayımlanan Kurtlar Vadisi Pusu, yeni sezonda yoluna başka bir kanalda devam edecek...
Güncelleme:05 Temmuz 2010 15:59
Ayrılık kararı Pana Film'den yapılan şu açıklamayla duyuruldu:
Geçtiğimiz sezon maçlar sebebiyle verilen zorunlu aralar seyircimizi mutsuz etti. Dizimizin en etkili şekilde, kesintisiz olarak seyircisine ulaşması bu kararı almamızdaki en önemli etkenlerden biri oldu.
Rusca güzel sözler
Сейчас ты далеко, не со мной. А я одинок(а) не стобой.Твоё имя в сердце моём а не на устах, моё сердце не во мне а с тобою, не в моей власти, я очень люблю тебя.
Korkma Sakin Gecelerden, Pencerende Yildiz Gibi Parliyacagim, Uzaklarda Yanlizim Sanma Sakin, Nefes Gibi Icinde, Golge Gibi Arkanda, Can Gibi Caninda Olacagim…
Нивкоем случае не бойся ночи, я буду гореть как звезда в окне твоём, не думай что в дали я одинок(а) я буду в тебе как вдох, как тень за тобой, и как душа в твоей душе.
Askim Sana Verebilecek Hediyelerin En Guzelini Veriyorum: Kalbimi. Alinacak Hediyelerin En Guzelini Aliyorum: Kalbini.. Soylenecek En Guzel Seyi Soyluyorum: Seni Seviyorum..
Любимый я дарю тебе самый лучший подарок который я только могу подарить – Моё сердце. Получаю лучший из возможных подарков который я могла получить – Твоё сердце.. Говорю самое прекрасное – Я тебя люблю
Baliklarin Sevgisini Bilirmisin, Birbirlerine Dokunamazlar Ama Sevgilerini Hep Yüreklerinde Hissederler. Bende Simdi Sana Dokunamiyorum, çünkü Sen Hep Yüregimdesin
Знаешь ли ты любовь рыб, они не могут дотронуться до др друга, а всегда чуствуют любовь в своих сердцах. И я щас не могу дотронуться до тебя, потому что ты всегда в сердце моём.
Simdi Yoksun… Seni Diledigim Gibi Düsünebilirim Tutar Ellerini öpebilirim Uzun Uzun ..kimseler Ayiplamaz Beni Yoklugunda Seni Sevdigimi Anlayamazlar..
Тебя нет сейчас, Я могу думать о тебе как пожелаю, могу долго долго тебя целовать держав за руки.. Никто не застыдит меня, в твое отсуствие не поймут что я люблюб тебя.
Kimbilir Hangi Aksam Günesle Beraber Bende Sönecegim Kimbilir, Hangi Ellerden Son Suyumu Içecegim Belki Göremeden ölecegim, Fakat Yinede Seni ‘ebediyen Sevecegim’
Кто знает каким вечером и я потухну вслед за заходом солнца, кто знает из каких рук я выпью последний глоток воды, может умру я не увидев тебя, но все равно Я вечно буду любить тебя
Uzakliklar Küçük Sevgileri Yok Eder , Büyükleri Yuceltir Tipki Rüzgarin Mumu Söndürüp Atesi Yukselttigi Gibi..
Расстояние уничтожает маленькую любовь, но возвышает (усиливает) большую (настоящую) подобно тому как ветер гасит и усиливает огонёк свечи.
Dostlugumu Sadece Gökyüzü Bilsin, Cunku Oranin Sahitleri Sayilamayacak Kadar Cok Ve Sen Oyle Ozelsin Ki Sana Ancak Yildizlar Sahitlik Yapabilir!
Пусть мою дружбу знает только небо, Потомучто там неисчесляемое количество свидетелей, и ты настолько особенный (ая) что только звёзды могут быть твоими свидетелями.
Sen Benim Icin Okyanusun Dibindeki Bir Elmas Tanesi Kadar, Gokteki Uzanamayacagim Yildizlar Kadar Degerlisin!
Ты также дорог для меня как алмаз на дне океана, как звёзды в небе до которых я никогда не достану.
Butun Yildizlari Tutup Avucuna Saysam, Sana Olan Dostlugumu Anlar Misin Bu Gece?
Поймёшь ли ты мою дружбу, если этой ночью я соберу в ладонь твою все звёзды и пересчитаю?
Benim Sana Olan Dostlugumu Anlatmak Icin Bir Siirmi, Yoksa Bir Masalmi Yazsam, Ama Ben Sana Iki Kelime Yaziyorum, Seni Seviyorum!
Что мне написать чтобы описать мою дружбу к тебе, стих или сказку?Но я напишу тебе всего лишь 2 слова – люблю тебя.
Bir Kustun Sen Ucup Ucup Dalima Kondun Sana Hep Cicek Actim. Yine Gel Diye Ama Sen Bir Ruzgara Kapildin Gittin. Usudum,kirildim Ama Hic Unutmadim.
Ты была птицей, летев села ты на ветки мои, я постоянно цвёл для тебя, чтоб ты еще прилетала, но ты полюбив ветер улетела. Мне было холодно, я был сломан но никак не забыл тебя!
Seni Yildizlara Benzetiyorum Onlar Kadar Uzak Onlar Kadar Erişilmezsin Ama Bir Farkin Var Onlar Bin Tane Sen Bir Tanesin.
Я сравнивю тебя со звёздами, ты также далек и недосегаем как они, но у тебя одно отличие, их тысячи а ты ОДИН
Bir Deniz Düşün Susuz, Bir Insan Düşün Mutsuz, Bir Gece Düşün Uykusuz. Bir Yürek Düşün Sevgisiz, Bir Bahar Düşün çiçeksiz, Bir De Beni Düşün Sensiz…
Представь себе море без воды, представь несчастного человека, представь ночь без сна, представь сердце без любви, представь весну без цветка, и представь себе Меня без Тебя
Seni Ne Kadar Sevdiğimi Anlamak Istiyorsan; Yağan Her Yağmur Damlasini Yakalamaya Caliş.yakalayamadiğin Her Yağmur Damlasi Seni Ne Kadar Sevdiğimin Ispatidir…
Если хочешь понять как я люблю тебя, попробуй поймать каждую каплю дождя. каждая капля которую ты не сможешь поймать, доказательство тому как я тебя люблю. (докажет тебе мою любовь)
Aşkimi Dağlara Yazacaktim Aşkimdan Büyük Dağ Bulamadim..
Я хотела написать свою любовь на горы, но не нашла гору больше любви своей
Sen Var Ya Sen Ayni Sigaram Gibisin. Dumani Gözlerin. Külü Dudaklarin… Yalniz Aranizda Bir Fark Var Sigarami Ben, Beni Ise Sen Yakiyorsun…
Ты подобна моей сигарете. Её дым – это твои глаза. Пепел – твои губы. Но между вами есть одно различие, мою сигарету обжигаю Я, а меня ТЫ.
Once Kar Idin Eridin Caglayan Oldun, Gonca Idin Actin Gul Oldun, Gozumde Yastin Bittin Gulucuk Oldun, Bir Yas Daha Buyudun Iyiki Dogdun
Сперва ты была снегом расстаяла стала ручьём, была бутоном расцвела стала цветком, была на глазах моих слезой стала улыбкой, выросла ты еще на год Хорошо что ты родилась!
Mutluluk Daima Yakinimizdadir Yakalamak Icin Cogu Zaman Elimizi Uzatmak Yeter Uzatip Yakaladigin Mutluluklarla Dolu Yillar Senin Olsun Dogum Gunun Kutlu Olsun
Счастье оно всегда рядом с нами, чтобы поймать его в основном нам достаточно просто протянуть руку, желаю тебе года полные счастьями которые ты поймаешь протянув руку, С днем рождения!
Dilerim Yeni Yaşinda Mutluluklarin En Güzelini Yasar, Basari Merdivenlerini Rahatlikla Tirmanirsin Ve Dilerim Yüzün Hep Güler. Sevgi Dolu Kalman Ve Mutlu Olman Dileğiyle… Doğum Günün Kutlu Olsun!
Желаю чтоб в новом твоём году жизни ты прожил самые лучшие счастья (при переводе оч тупо получается
Если бы я клал копеечку в корман каждый раз когда я думал о тебе, щас я был бы богачём
Hayatta üç şeyi Sevdim; Seni, Kalbimi, ümit Etmeyi…seni Sevdim, Sensin Diye, Kalbimi Sevdim, Seni Sevdi Diye, ümit Etmeyi Sevdim, Belki Seversin Diye…
Я в жизни полюбил 3 вещи, Тебя, моё сердце, и надеется.. Тебя – потому что это ты, Своё сердце – потому что оно полюбило тебя, Надеется – а вдруг полюбишь и ты меня.
Sana Ne Demeliyim? Hayatim Desem Hayat Kisa,güneşim Desem Güneş Batiyor, çiçeğim Desem O Da Soluyor…sana Canim Demeliyim çünkü Bu Can Seninle Yaşiyor!
Как мне надо называть тебя? Если жизнь моя, то она коротка, если солнышко то оно заходит, если цветок то и он вянет.. Мне надо называть тебя душой моей, потомучто эта душа живёт тобой!
Kül Olmus Ates Yanarmi?buz Tutmus Su Akarmi?bu Gözler Seni Sevdi Baskasina Bakarmi
Может ли пепел гореть? Может ли лед течь? Мои глаза полюбили тебя, могут ли они на другого взглянуть?
Böyle Bir Dünyada Seninle Yaşamak Varken, Böyle Uzak Kalmak Gücüme Gidiyor, Senin Verdiklerini Seninle Paylaşmak Varken, Seni Sensiz Yaşamak Içime Sinmiyor
Когда можно жить с тобой в этом мире, меня убивает это росстояние, когда можно делить с тобой все то что ты мне даешь, жить тебя без тебя губит меня.
Hadi çik Gel Bu Gece Düşlerime Yildizlar Salinarak Yağsin üzerimize Ay Işiği örtüp Gizlesin Ikimizi Sana Söz Olsun Ki Ertelerdim Doğacak Olan Güneşi Sensiz Başka Günlerime
Давай прийди этой ночью в мои мечты, пусть звезды падают на нас, пусть лунный свет спрячет нас, даю слово что отложил(а) бы восход солнца в другие мои дни, без тебя… (отсюда мораль: ты мое солнце)
Belki Fazla Yaziyorum.belki Fazla Rahatsiz Ediyorum.kusura Bakma Ama Amacim Bu Degil.ben Sadece Seni Unutmadigimi Hatirlatmak Istiyorum!!
Может я очень много пишу тебе, может я беспокою тебя, извини, но не это моя цель. Я просто хочу напомнить о том, что я не забыла о тебе!
Her An Aklimdasin Kalbimdesin Cünkü Benim Askimsin Biliyorum Seni Seviyorum. Her Gece Son Bulustugumuz Sahile Gidiyorum Sana Tekrar Sarilip öpmek Istiyorum Seni Cok özledim Canim.
- Ты все время у меня на уме (имеется ввиду в памяти, думает) в сердце, потому что ты моя любовь, я знаю я люблю тебя. Каждую ночь я брожу по берегу где мы виделись последний раз, и я хочу вновь обнять и поцеловать тебя. Я очень по тебе скучаю душа моя
Bir Gül Olmak Isterdim! Neden Mi? Beni Koparip Kokladiğinda Vücudunun Derinliklerine Girip Bir Daha Oradan çikmamak Için
Хотелось бы быть цветком! Почему? Чтоб когда ты сорвешь меня и будешь нюхать, попасть в глубину твоего тела и никогда не выходить.
Birgün Bana Soracaksin,beni Mi Yoksa Hayati Mi Daha çok Seviyorsun Diye. Hayati Diyeceğim, Küsüp Gideceksin Ama Hiçbir Zaman Bilmeyeceksin Ki Benim Hayatim Sensin.
Однажды ты спросишь у меня, что ты любишь больше меня или жизнь? Я отвечу жизнь, ты обидешься и уйдешь, но ты никогда не узнаешь что моя жизнь это ТЫ.
Ne Varsa Aradigim, Bilki Sende Bulmusum Senden Oncesi Yoktu, Seninle Var Olmusum, Sende Butun Umutlar, Sende Butun Duygular Beni Bende Arama, Ben Artik Sen Olmusum!
Все, что я искал, знай, нашел в тебе, до тебя никого не было, с тобой я живу, с тобой все мои мечты, к тебе все мои чувства, не ищи меня во мне, я уже тобой стал(а)!
Bedenimde Bir Can Var Avuc Içi Kadar O Canda Bir Kalp Var Dünya Kadar O Kalpde Bir Sevgi Var Sonsuza Kadar O Sevgide Ise Bir Sen Varsin.
внутри меня душа, в душе моей с ладошку сердце, а в сердце том любовь огромная как мир….в любви той только ты навеки.
Dünde, Bugünde, Yarinda Yüregin Kadar Yanindayim, Kendiniyalniz Hissettiginde Elni Yüregine Koy Ben Hep Oradayim
и вчера и сегодня и завтра я рядом я в сердце твоем. если станет одиноко? приложи руку к сердцу и почувствуешь – я тут.
«aşki» Bir Tiyatro Dediler Herkeze Bir Rol Verdiler,en Zoru Bana Nasipmiş«önce Sev Sonra Unut» Dediler, Bence Rolumu Iyice Düşünümedim, Sevdim Ama Unutamadim!
«Любовь» это театр сказали Всем роли дали Очень сложная досталась мне«Сначала люби, потом забудь» – сказали По-моему мою роль не обдумали Любил, но НЕ ЗАБЫЛ!
Yarim Kalmiş şiirlerim Gibisin Yaşanmamiş çocukluğumsun Anilarimda öylesine Eksiğim Sensiz öylesine Sahipsiz Işte Bütün Umutlara Havlu Attim Gidiyorum Içinde Geç Kalmişliğin çaresizliği çocuklar Gibi Ağliyorum Ve Gel Gör Ki Her Damla Göz Yaşimda Sen…
Моя любимая останутся мои стихи подобные тебе Не выживу ты моя малышка на мгновениеТак не хватает мне тебя Так без хозяина ты Вот весь надежды полотенце бросил, ухожу Внутри опоздал, безвыходное положение Подобно детям плачуИ иди, смотри же каждая капля, глаза в слезах Ты…
Hayatta Iki Kör Taniyorum ; 1.’si Senden Başkasini Görmeyen Ben,2.’si Beni Göremeyen Sen.
Я знаю 2-х слепых в моей жизни:1-этоя , который(ая)никого не видит, кроме тебя 2-это, ты, который не замечает меня..
Eger Geceler Seni Düsündüğüm Kadar Uzun Olsaydi Asla Sabah Olmazdi…..
ЕСЛИ БЫ НОЧИ ДЛИЛИСЬ СТОЛЬКО, СКОЛЬКО Я О ТЕБЕ ДУМАЮ, НИКОГДА БЫ НЕ НАСТАЛО УТРО..
Sevmek Suç Ise Cezam Idam Olsun,cezam Idam Ise Celladim Sevgilim Olsun,celladim Sevgilim Ise Adi ……olsun Adi ……ise Canim Feda Olsun
если любить-это преступление, пусть меня казнят, если меня будут казнить, пусть палачом будет мой любимый, если палачом будет мой любимый, пусть его имя будет….,если его имя….,пусть моя душа будет жертвой(короче, я с радостью отдам свою душу)
Ne Zamanki Denizler Göl, Göller Deniz Olursa, Kayalarda Nilüfer, Ağaclarda Gül Biterse, Güneş Kararir, Ay çimenler üstüne Düşerse, Işte O Zaman Seni Unutur Başkasini Severim..
Когда моря станут озером, а озеро морем, когда на скалах расцветут водяные лилии, а на деревьях розы,когда солнце потемнеет, и месяц упадет на траву, вот тогда я , забыв тебя, полюблю другого(другую)…
Ikiden Bir çikinca Bir Kalirmiş..yalan! Sen Gidince Ben Kalirmiyim Saniyorsun?..
два минус один будет один…ЛОЖЬ!По-твоему, я останусь, если ты уйдешь?
Sevgiyi Tanimak Değil, Hasreti çekmek Zor, Gülmeyi Unutmak Değil Ağlamaya Alişmak Zor, Yaşamak Ya Da ölmek Degil, özleyipte Görmemek Zor.
Трудно Не Полюбить, А Вынеси Тоску, Трудно Не Разучиться Смеяться, А Привыкнуть Плакать,Трудно Не Жить Или Умереть, А Скучая, Не Видеть(В Смысле Любимого)
Elbette Birgün Sende Seveceksin Benim Gibi Hergün öleceksin Ozaman Beni Hatirlayacaksin Ve Diyeceksin “ne Zormuş Sevmek;hergün ölüp ölüp Dirilmek!!!”
Однажды и ты полюбишь.Как и я , каждый день будешь умирать.Тогда вспомнишь меня и скажешь:”Как оказывается, трудно любить!Каждый день умирать и воскрешаться…”
Ne Yildizlari Istiyorum Karanlik Gecelerime Ne Güneşi Istiyorum Soğuk Günlerime Sadece Seni Istiyorum Yanlizliğima Aşkim…
Я не хочу ни звезд в темной ночи, ни солнца в холодный день, я хочу только тебя в моем одиночестве любовь моя..
Güneş Dünyaya Aşik Olmuş Ama Bir Türlü Yaklaşamamiş:çünkü Yaklaştiğinda Dünyağdaki Tüm Güzelliklerin Yok Olacağini Biliyormuş Bu Yüzden Uzaktan Sevmeyi öğrenmiş:…benim Gibi…
Солнце влюбилось в землю, но никак не смогло приблизиться.Потому что оно знало, что если приблизится, все на земле исчезнет, поэтому оно научилось любить издалека..Как я…
şimdi Uzağim Belki!ama Bellimi Olur..belki Demli Bir çay Kokusuyla Gelirim…belki Yağmur Olur Yağarim şehrine..belkide Rüzgarla Düşerim önüne ..sen Yeter Ki Bekle!
Может,я сейчас далеко!Но кто знает..Может я приду с запахом чая..Может, я стану дождем и прольюсь над твоим городом..Может я ветром подую перед тобой..Только ты жди!
özlem şarkilarini Ezberledim..kimini Bağira Bağira Kimini Fisiltiyla Söyledim.karanliğa Haykirdim..sesimi Duyacaksin Diye Bekledim..ama Sen Yoktun…
Я наизусть выучил(а) песни тоски..Некоторые пел(а) крича, а некоторые шепотом..Я вскрикнул(а) в темноту..Подождала, а вдруг ты услышишь мой голос…Но тебя не было..
Dalga Ile Kiyinin Aşkini Bilir Misin? öncesinden Başlayip, Sonsuza Giden Dalga, Hep Aşka Kavuşma özlemiyle Atilir Kiyiya. Dalga-seven, Kiyi-sevilendir. Dokunur Parmaklarinin Ucuyla Sevdiğine Dalga, Ve Döner Hep Geriye, Bilir Kavuşamayacağini Ama Hep Koşar..
Ты знаешь про любовь волны и берега?Начинаясь, уходящая в бесконечность волна, с тоской устремляется на берег.Волна-любящий, а берег-тот, кого любят.Волна касается кончиками пальцев своего любимого, и все время уходит назад..Знает, что не достанет, но все время бежит(стремится)
Seni Bir Minik Serçenin Gözyaşlari Kadar Sevdiğimi Biliyormusun, Bu Sevgim Sana Az Gelebilir, Ama Unutma Ki Serçeler Ağladiklari Zaman ölürler…
Знаешь, моя любовь к тебе размером со слезинку воробья..Тебе это может показаться мало, но не забывай, что воробьи умирают, когда плачут..
Sen Sahra çöllerinde Bir Gül Olsan, Seni Kurutmamak Için Gözyaşlarimla Sulardim Seni.
Если бы ты был(а) розой в пустыне, я бы поливал(а) тебя слезами, чтобы ты не засох(ла)
KPSS na AZ KALDI
Konu çalışmayı bırakın ...
Uzmanlar Sınava sayılı günler kala adayların artık haftada 3-4 deneme çözmeleri gerektiğini denemelerde yapamadıkları konulara kısaca göz atıp o konularla ilgili testler çözmeleri gerektiğini söylüyorlar.
Çalışma Saatlerini Düşürün ...
Adaylar son aylardaki çalışma saatlerini düşürmeli. Bugünlerde daha çok yoğunlaşmak adayların mevcut bilgilerini daha karmaşık hale getirebilir... Bu yüzden uzmanlar son 3 haftada bulmaca çözer gibi adayların soru çözmeleri gerektiğini belirtiyorlar.
Bol Bol Dışarı Çıkın ...
Adaylar havaların iyi olmasıyla beraber bol bol dışarı çıkmaları temiz havanın son günlerde oluşabilecek stresi alacağı yönünde tüm uzmanlar hem fikir durumdalar...
Ayrıca sınava çalışan diğer arkadaşlarıyla fikir alışverişi yapan adayların bu günleri daha iyi değerlendirebileceği belirtiliyor...
Ayrıca uzmanlar son yıllarda çıkan soruların iyi analiz edilmesi gerektiğini çıkan soruların birbirine yakın olduğunu belirtiyorlar..
Sınava girecek bütün kardeşlerimize başarılar dileriz. Allah yardımcıları olsun...
İsrail Türkiyeden Özür Dilemeyecek
İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, Gazze'ye yardım filosuna baskın nedeniyle özür dilemeyi düşünmediklerini söyledi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun ilişkilerin kesilebileceği yolundaki açıklaması İsrail'de büyük rahatsızlık yarattı. İsrailli yetkililer, gemi baskını nedeniyle özür dilemeyeceklerini söyledi.
Resmi açıklama ise İsrail'in aşırı sağcı Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman'dan geldi. Lieberman,, "Türkiye'den özür dilemeye niyetimiz yok" dedi.
Daha önce de İsrailli bir hükümet yetkilisi, "Can kayıpları için üzgünüz, ama şiddeti başlatan taraf İsrail değil" açıklamasını yaptı ve baskın nedeniyle özür dilemeyeceklerini vurguladı.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu daha önce, İsrail'in önünde üç seçenek olduğunu söylemişti: "Ya özür dilerler, ya uluslarası komisyonu ve onun raporunu kabul ederler ya da ilişkiler kesilir"
İsrailli diplomatik kaynaklar, Davutoğlu'nun açıklamalarının ültimatom havası içinde yapılmış olmasından rahatsızlık duyduklarını ifade etti. Bu tarz teklif ve ültimatomların ters etki yapacağını vurguladı.
İsrail Tütkiye Den Özür Dilemeyeceğini Açıkladı
İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, Gazze'ye yardım filosuna baskın nedeniyle özür dilemeyi düşünmediklerini söyledi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun ilişkilerin kesilebileceği yolundaki açıklaması İsrail'de büyük rahatsızlık yarattı. İsrailli yetkililer, gemi baskını nedeniyle özür dilemeyeceklerini söyledi.
Resmi açıklama ise İsrail'in aşırı sağcı Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman'dan geldi. Lieberman,, "Türkiye'den özür dilemeye niyetimiz yok" dedi.
Daha önce de İsrailli bir hükümet yetkilisi, "Can kayıpları için üzgünüz, ama şiddeti başlatan taraf İsrail değil" açıklamasını yaptı ve baskın nedeniyle özür dilemeyeceklerini vurguladı.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu daha önce, İsrail'in önünde üç seçenek olduğunu söylemişti: "Ya özür dilerler, ya uluslarası komisyonu ve onun raporunu kabul ederler ya da ilişkiler kesilir"
İsrailli diplomatik kaynaklar, Davutoğlu'nun açıklamalarının ültimatom havası içinde yapılmış olmasından rahatsızlık duyduklarını ifade etti. Bu tarz teklif ve ültimatomların ters etki yapacağını vurguladı.
Fanta Gençlik festivali
Fanta Gençlik Festivali gerçekleştirdiği ve Samsun Batı Park'ta çok sayıda vatandaşın katıldığı etkinlikte sahne alan TNK, Ceza ve Şebnem Ferah, Samsunlu hayranları ile buluştu. "Söyle ruhum" isimli parça ile çıkış yakalayan TNK'nin ilk olarak sahne aldığı konserde ikinci olarak sahneye Ceza çıktı. Ceza grubu sahnede olduğu sırada çıkan iki grubun kavgasında bir kişi yaralandı. Anında müdahalede bulunan güvenlik güçleri olayın büyümesini engelleyerek saldırganı yakaladılar.
Samsunlu hayranlarının coşkulu tezahüratları eşliğinde şarkılarını seslendiren Ceza'nın ardından sahneye gelen ünlü sanatçı Şebnem Ferah, yeni ve eski parçalarıyla hayranlarını coşturdu. Festival çerçevesinde Samsun'a gelen sanatçıları görme fırsatı bulan gençler, gönüllerince eğlendiler.
Ceza grubu sahnede olduğu sırada çıkan iki grubun kavgasında bir kişi yaralandı. Batıpark'ta yapılan eğlencede iki ayrı bıçaklama yaşandı. Biri omuz atma yüzünden diğeri ise kız arkadaşına laf atma yüzünden çıkan kavgalarda bıçaklar konuştu. Anında müdahalede bulunan güvenlik güçleri olayın büyümesini engelledi. Olayda iki kişi yaralandı ve hastaneye kaldırıldı. Bıçaklı saldırganlardan biri yakalandı, diğeri ise aranıyor.
4 Temmuz 2010 Pazar
Ülkücü Hareket Nedir
Ülkücülük, Türk milliyetçiliğinin özel adıdır. Türk milleti varoldukça ülkücülük de olacaktır. Herkesin ülkücü olması beklenemez. Ama Türk milletini milletler mücadelesinde birinci sıraya yükseltme hedefine ulaşmak isteyenler, kesinlikle Türk milliyetçisi olmak zorundadır. Türk milliyetçiliğinin siyasi, kültürel ve sosyolojik olarak kurumlaşmış haline ülkücülük adı verilir.
O halde, her ülkücü önce Türk milliyetçisidir. Türk milletininhizmetindedir. Türk milletinin milli ve manevi değerlerine sahip çıkarak, budeğerleri layık oldukları en yüksek doruklara yükseltmek, her ülkücününbirinci öncelikli görevidir. Oğuz Han’dan günümüze kadar parlak yıldızlar misali Türk milletinin önünde ışık olan bütün liderler, Türk milletine hizmet etmişlerdir. Türk milletine hizmet edenler, aynı zamanda Türk
milliyetçiliğine ve Ülkücü Hareket’e de hizmet etmiş olmaktadırlar.
1789 Fransız ihtilalinden sonra dünya, milletleşme çağına girmiştir. Türk milleti o dönemde büyük bir imparatorluk olan Osmanlı ile Önasya, Afrika ve Avrupa ortalarının nizamını sağlamakla yükümlüydü. Osmanlı, kuruluş olarak Türk milletine dayanmakla birlikte yükselme döneminden itibaren yönetimde Türk olmayan unsurlar yer almıştır. Fransız ihtilali ve Avrupa devletlerinin Hıristiyanlığı öne çıkararak, Osmanlı tebası durumundaki Hıristiyan toplumları kışkırtmaları sonunda, Osmanlı Avrupa’daki topraklarının büyük bir kısmını kaybetmiştir.
Balkan Harbi, Birinci Dünya Savaşı ve en son Kurtuluş Savaşı ile birlikte Osmanlı’nın kalıntıları üzerinden, Göktürkler’den sonra, tarihte ikinci kez, Türk adını taşıyan bir devlet doğmuştur. Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğindeki bu yeni devleti kuran iradenin temelinde de Türk milliyetçiliği ülküsü yatmaktadır. İkinci Dünya Savaşı sırasında Türk milliyetçiliği ülküsünü savunan milliyetçiler, dönemin milli şefi tarafından Turancılık yaftasıyla suçlanmışlar, daha sonra bu ülkücü kadro Türk milliyetçiliği uğrunda
tabutluklarda işkence görmüştür. Alparslan Türkeş’in de aralarında yer aldığı, 1944 milliyetçilik olayı mağdurları daha sonra bu suçlamadan beraat ederek yüzlerinin akıyla görevlerine dönmüşlerdir.
Bugünkü Ülkücü Hareket’in siyasi şekillendirmesinin öncüsü, Başbuğ Alparslan Türkeş’tir. Başbuğ’un Türk milliyetçiliği ülküsünü siyasi yarışta MHP, kültür alanında ülkücü sivil toplum kuruluşları vasıtasıyla temsil ettirdiğini belirtmeliyiz. Türkeş’in hazırladığı Dokuz Işık ilkelerinin ilk üç maddesi; Milliyetçilik, ülkücülük, ahlakçılık adını taşımaktadır. Buradan anlıyoruz ki, ülkücülüğün temeli, İslam inancı ile Türk milletinin sahip olduğu milli, manevi, kültürel ve tarihi değerler manzumesinden oluşmaktadır.
O halde, ülkücülük kuru bir ırkçılık davası değildir. Ülkücülük, milliyet olgusunu reddeden bir ümmetçilik de değildir. Ülkücülük, her milletin kendi özdeğerlerine sahip çıkmasını tabii gören, Türklüğün milli ve manevi değerlerinin kaynaşmasından meydana gelen Müslüman Türk milletinin milletler yarışında en öne geçmesini istemek, çalışmak ve bu ülküyü hayat tarzı haline getirmektir.
Ülkücülük, her insanı Yüce Allah’ın bir emaneti olarak görmeyi emreder. Ülkücüler, mensubu bulundukları Türk milletini layık olduğu maddi ve manevi zenginliklere kavuştururken, birlikte yaşadıkları her insanı kutsal bir emanet olarak korur, geliştirir ve mutluluğuna katkı sağlar. Ülkücülük, kesinlikle ayrıştırıcı değil, birleştiricidir. Ülkücülük sonu izm’le biten her türlü yabancı ideoloji ve sistemlere karşıdır. Türk milletine uygun olan en doğru yönetim sisteminin şahsiyetçiliği destekleyen demokrasi olduğunu kabul eder.
Ülkücü, Türk milliyetçiliğini kültür milliyetçiliği temelinde algılar.Kendini Türk hisseden ve Türk milletinin gelişmesine hizmet etmeyi şerefli bir görev sayan herkesi şefkatle kucaklar. Etnik ırkçılık ve ayrıştırıcı tuzaklara karşı, Türk milletinin milli ve manevi değerlerine sarılarak kenetlenebileceğine inanır.
Kısaca ülkücü, kendini Allah rızası için Türk milletine hizmete adayan adamdır.
Sıcak Havaların etkisi
Güneşin çok daha yoğun bir şekilde kendisini gösterdiği şu dönemlerde sıcakların, herkesi rahatsız ettiğini belirten uzmanlar, sıcaklarda karşılaşılabilecek sorunlarla baş etmenin ve mevsim değişikliğine uyum sağlamanın yollarını anlattı.
İSTANBUL (İHA) - Yaz mevsimi ile birlikte gelen Sıcak havanın, nefes alamama,
ateş basması, baş dönmesi, yorgunluk, halsizlik gibi şikayetleri de beraberinde
getirdiği bildirildi.
Güneşin çok daha yoğun bir şekilde kendisini gösterdiği şu dönemlerde
sıcakların, herkesi rahatsız ettiğini belirten uzmanlar, sıcaklarda
karşılaşılabilecek sorunlarla baş etmenin ve mevsim değişikliğine uyum
sağlamanın yollarını anlattı.
İnsan vücudunun, ısıyı, kan dolaşımı oranı ve miktarını değiştirerek, deri ve ter bezleri ile Su kaybederek ve vücut sıcaklığının 37 derece üzerine çıktığında solunumdaki artışla dağıttığını ifade eden Acıbadem Hastanesi Check-up Kliniği Sorumlu Hekimi Dr. Şirin Parkan, "Bu durumda kalp daha fazla kan pompalamaya başlar, kan damarları artan kan akışını düzenlemek için genişler ve çok ince kılcal damarlar yığınları derinin üst tabakalarına doğru sokularak işleme başlar. Vücut kanı deri yüzeyine yakın olarak dolaşır ve fazla ısı daha serin olan Atmosfere atılır. Aynı zamanda su deri içerisinden ter olarak dışarı verilir. Deri, vücut ısısını yayma fonksiyonunun yüzde 90'ını sağlar. İnsanın tolere edebileceği, rahat edebileceği dış Hava sıcaklığının artması durumunda oluşan termal stres çok büyük rahatsızlık, fizyolojik stres, hastalık ve hatta ölüme bile yol açabilir. Sıcaklık, birçok klinik sendroma neden olur. Sıcak vurgunları, vücutta Sıcaklığın 40.6 dereceyi aşması durumunda ölümle sonuçlanan olaylara neden olurken, bu değere vücudun yaklaşması durumunda ölümcül olmayan ama vücutta Tuz ve su kaybıyla ortaya çıkan ağır zararlar gözlenebilir. Bu zararlar özellikle çocuklarda ve çok yaşlı insanlarda ölümlere neden olur" şeklinde konuştu.
Şırnak da Çatışma
Edinilen bilgiye göre gece saat 23.20 sularında Beytüşşebap İlçe merkezindeki askeri birlikleri korumakla görevli şehir merkezini çevreleyen Küçük Kato ve Komtik Dağlarındaki 4 askeri üst birliğine aynı anda PKK'lı teröristlerce roketli ve uzun namlulu silahlar ile saldırı düzenledi. Askerlerin karşılık vermesi üzerine teröristler ile 45 dakika süren çatışma yaşandı.
Teröristlerin saldırısı sırasında şehir merkezinde bulunan 4 sivil vatandaş çeşitli yerlerinden yaralandı. Yaralı vatandaşlardan ikisinin durumunun ağır olduğu öğrenildi. Çatışma sırasında evinin balkonunda bulunan Fırat Akdağ (16) ile bacağına kurşun isabet eden Aydi Durmuş hafif yaralanırken, Halil Yiğit ve Necdet Kılıç'ın ise durumlarının ağır olduğu öğrenildi. Durumları ağır olan iki vatandaş Şırnak 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı'ndan kalkan helikopterler ile birlik içerisindeki askeri hastaneye kaldırıldı.
Fırat Akdağ ile bacağına kurşun isabet eden Aydi Durmuş ise Beytüşşebap Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Aydi Durmuş daha sonra ambulans ile Şırnak'a sevk edildi.
Saldırıda askerlerin yaralanıp yaralanmadığı ve ölen terörist olup olmadığı konusunda herhangi bir açıklama yapılmadı.
Saldırı sonrası Şırnak 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı'ndan çok sayıda Kobra tipi helikopterler havalanarak çatışma bölgesine gitti. Bölgede geniş çaplı operasyonlar başlatıldı.
Osmaniyede Trafik Kazası
TEM Otoyolu'nun Düziçi ilçesi yakınlarında sürücüleri henüz tespit edilemeyen 21 GB 389 plakalı Ankara'ya yolcu taşıyan otobüs ile yine aynı yöne gitmekte olan 02 KK 597 plakalı kamyon çarpıştı. Kazada, 4 kişi olay yerinde, 4 kişi hastaneye kaldırılırken öldü.
Kazadan sonra, çok sayıda olduğu belirtilen yaralıları taşımak üzere, olay yerine ambulanslar ile sağlık görevlileri sevk edildi.
Bu arada, Osmaniye Sivil Savunma ve Osmaniye Belediyesi Arama Kurtarma Ekipleri de otobüste sıkışan bazı yaralıları kurtarma çalışmalarına başladı.
3 Temmuz 2010 Cumartesi
Dünya Kupasına Veda
02.07.2010 tarihinde dünya kuasında karsı karşıya gelen hollanda brezilya müsabakasında 2-1 hollanda kazandı... hollanda 1998 in rövanşını almış oldu... ve tarihinde ilk defa dünya kupasında ceyrek finale yükseldi...
İspanya - Paraguay
İspanyollar zorlu mücadeleyi kazanıp tarihinde ilk kez yarı finale yükselmek isterken, Paraguay ise güçlü rakibi önünde sürpriz peşinde! Portekiz'i safdışı bırakan Boğalar, Japonya'yı penaltılarla deviren Paraguay karşısında kazanmaktan başka bir şey düşünmüyor.
Daha önce 3 kez karşılaşan iki ekibin mücadelesinde İspanya 1 maçı kazandı, 2 maçtan ise beraberlikle ayrıldı. İspanya'da teknik direktör Vicente Del Bosque'nin, İspanyol kamuoyunun baskısına rağmen Villa'nın yanında yine forvette Fernando Torres'i oynatacağı öğrenildi.
Rakip Paraguay'da tecrübeli çalıştırıcı Gerardo Martino'^nun yine sakatlığını tam olarak atlatamayan ve 90 dakikayı kaldıracak gücü olmadığını düşündüğü Cardozu'yu yedekte tutacağı ifade edildi.
Öte yandan turnuvanın en centilmen takımı olan İspanya'da çeyrek finale kadar sadece Xabi Alonso sarı kart gördü.
Johannesburg'daki 61 bin seyirci kapasiteli Ellis Park Stadı'nda saat 21.30'da başlayacak karşılaşmayı, Gutemalalı Carlos Batres ile Kosta Rikalı Leonel Leal ve Honduraslı Carlos Pastrana yönetecek.
Almanya - Arjantin
Maradona'nın önderliğinde yeni bir çıkış yakalayan ve Dünya Kupası'nın en büyük favorilerinden olan Arjantin, Mesut'lu Almanya'ya farklı boyun eğdi! Öte yandan 90 dakika forma giyen Mesut Özil, yine göz doldurdu.
2010 Dünya Kupası çeyrek finalinde Almanya, Arjantin'i 4-0 yenerek yarı finale yükseldi.
Maça müthiş başlayan Almanya, aradığı golü çok erken buldu. Henüz 3. dakikada Arjantin ağlarını sarsan gönderen Müller, turnuvadaki 4. golünü de Tangocular'a attı. Golden sonra takım oyunundan uzaklaşan Arjantin, rakibine ilk yarı boyunca büyük açıklar verdi. Öte yandan Arjantin'in en büyük silahı Messi'ye hiç şans tanımayan Almanya, yıldız oyuncuyu adeta sahadan sildi.
İlk devreyi 1-0 geride kapatan Maradona'nın öğrencileri, ikinci yarıda da Almanya'nın başarılı takım oyununa cevap vermekte zorlandı. Di Maria Higuain ve Tevez'in bireysel çabalarıyla gol arayan Arjantin, savunmasındaki açıkları sürdürünce ikinci golün de gelmesi gecikmedi. 68. dakikada Müller'in yere düşerken verdiği nefis pasta topla buluşan Podolski, topu altıpasa çevirince Klose'ye de meşin yuvarlağı boş ağlara göndermek kaldı.
74. dakikada bu kez Schweinsteiger'le müthiş gelen Almanlar'da üçüncü golü atan isim savunmacı Friedrich oldu. İlerleyen dakikalarda Agüero ve Pastore'yi oyuna alarak gol arayan Maradona'nın bu hamleleri sonuç vermedi. Ancak maç daha bitmemişti! 89. dakikada bu kez Mesut sahneye çıktı. İngiltere maçındaki 4. golün asistini yapan genç yıldız, bu kez Arjantin karşısında Klose'ye harika bir pas çıkararak 4. golün asistini yaptı.
İkinci turda İngiletere'yi 4-1 yenen Almanya, çeyrek finalde de Arjantin'i 4-0 gibi farklı bir skorla devirerek yarı finale yükseldi.
Öte yandan maçın yıldızlarından Müller, sarı kart cezası nedeniyle yarı finalde oynayamayacak.
SABRİ - AHMET - MEHMET
Yemek Tiyoları Ve Tarifleri
İngiltere Lincoln Üniversitesi Gıda ve Biyokimya Bölümü öğretim görevlisi ve Fındık Araştırma Komisyonu Başkanı Doç. Dr. Celalettin Alaşalvar, fındık yağının, piyasada bulunan diğer yağlardan daha kaliteli olduğunu savundu. Doç. Alaşalvar, tombul fındığın içinde bulunan Oleic asit, E vitamini ve kalsiyumun insan sağlığına son derece faydalı olduğunu da bildi...>>>
Ihlamur balı
Yalova'da üretilen ıhlamur balı Türkiye piyasasında olduğu kadar yurtdışında da rağbet görüyor.Türkiye'de sadece Artvin ve Yalova'da ağırlıklı olarak üretilen ıhlamur balı iç ve dış piyasada adeta kapışılıyor. Kilosu 25-30 milyon arasında değişen bal, birçok hastalığın tedavisinde kullanılıyor. Yalova dağlarında bulunan ıhlamur ağaçlarının çevresine bahar ay...>>>
Balık mutlu ediyor
Ağırlıklı olarak balıkla beslenen toplumlarda, et ve sebze ağırlıklı beslenenlere kıyasla ortalama yaşam süresinin daha uzun olduğu, insanların daha çok fiziksel direnç gösterdikleri belirlendi. Uzmanlara göre işin sırrı, tuzlu su balıklarının etinde bulunan Omega-3 yağlarından kaynaklanıyor. Genetik beslenme uzmanlarının yaptığı araştırmaya göre, Omega-...>>>
Sağlıklı içme suyu
Türkiye'deki her 10 insandan 7'sinin sağlıklı içme suyundan yoksun olduğu bildirildi. Çevre Mühendisleri Odası 5 Haziran Dünya Çevre günü dolayısıyla yaptığı değerlendirmede, küresel çevre sorunlarının başında küresel ısınma ve iklim değişikliği; orman alanlarının hızla azalması; kuraklık ve çölleşme; sınır aşan hava ve su kirliliği; tehlikeli atıkların sını...>>>
Isırgan otu ile yemek
Çocukluğunda bir çok kişinin bacağını ısırgan dalamıştır. Hatta bazı kişilerin çocukluk anılarında bacaklarına ısırgan otu vurularak cezalandırılma da yer alır. Bundan dolayı ısırganın pek de iyi bir şöhreti yoktur. Ama, yararlarını bilenler, dalamasına aldırmazlar. İlkbaharda tarla kenarlarından, duvar diplerinden, viraneliklerden ısırgan toplarlar. Tabiî e...>>>
Alabalık lezzeti
Alabalık türleri arasında en lezzetlisinin kırmızı benekli alabalık olduğu, bilimsel anket çalışmasıyla belirlendi. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Su Ürünleri Bölümü'nün yaptığı 3 yıllık çalışma sonucu, doğal ortamda ender bulunan kırmızı benekli alabalık, kültür ortamına alıştırılarak üretilmeye başlandı. Kırmızı benekli alabalığın, kültür ortamın...>>>
Mangal olayı
Mangalda pişirdiğiniz ete duman kokusunun ve tadının sinmemesi için, iyice yıkadığınız bir elma ya da bir parça limonun kabuğunu ateşe atın. Ateşe atacağınız birkaç sap biberiye de ete farklı tat katabilir. Ama bu tadın ve kokunun çok baskın olmaması için biberiyenin etin pişirme süresinin sonuna doğru ateşe atılması gerekir. Mangal yaparken etten akan y...>>>
Nokia Telefon Modelleri
Emeklilerin hayaline Son
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanı Emin Zararsız, emeklilere promosyon ödemesi konusunda bankaların olumsuz görüş belirttiğini ifade ederek, “Benim kişisel tahminim, 13. maaş şeklindeki bir uygulamanın promosyon mahiyetinde gerçekleşmeyeceği. Ama her halükarda bir miktar promosyon ödemesinin yapılması konusunda bankaları zorlayacağız” dedi.
DİLEM & ARZU
İMZA
sitenin görgüsüz sahibi
ALİCSN KAYA
Kılıçdaroğlu Sınırda
Başbuğ ise, profesyonelleşme ile ilgili olarak Kılıçdaroğlu’na “Bazı şeyleri iyi anlatamıyoruz ya da anlamıyorlar” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun sınır gezisinin görüntüleri dün CHP ve Genelkurmay Başkanlığı tarafından ayrı ayrı dağıtıldı.
Görüntülerde, 3 şehit veren Doğanköy’de Başbuğ koruculara “Sizler bizim kolumuzsunuz, bacağımızsınız. Her şeyimizsiniz. Dün 3 tane şehit verdiniz. Yüreğimiz yandı ama burada teröristelere büyük bir ders verdiniz. Onların kanı yerde kalmadı. En azından bu acımızı biraz hafifletiyor” dedi.
Şehit olan köy korucularına Fatiha suresinin okunmasını isteyen Kılıçdaroğlu da, köy halkı ile birlikte Fatiha okudu. Daha sonra çarşamba gecesi Pervari’de meydana gelen terörist saldırıya müdahale eden Siirt 3. Komando Tugayı’na geçen ikili siperde bilgi aldı. Başbuğ, 2. Ordu Komutanı Orgeneral Necdet Özel’e dönerek, “Önümüzdeki günlerde de bu iş devam edecek Necdet. Böyle bir iki yerde vurun bunları bakın göreyim” diye konuştu.
Başbuğ, oradaki askerlere de “Her zaman hazır olacaksınız. Kahramanca görev yaptınız. Sizleri kutluyorum” dedi. Mart 2009’dan bu yana profesyonelleşen tugay ile ilgili Hakan isimli üsteğmene sorular soran Başbuğ’a Üsteğmen, şu yanıtı verdi: “Profesyonelleşmenin yeni yeni meyvelerini alıyoruz. Erlerin 3 ayda bir değişmesinden kaynaklanan sıkıntıları yaşamıyoruz artık.”
Kılıçdaroğlu’na dönen Başbuğ, “Bazı şeyleri biz anlatıyoruz, ya iyi anlatamıyoruz ya da anlamıyor insanlar ama devamlılıkla anlatacağız” diyerek profesyonelleşme konusunda mesaj verdi.
ANKARA Milliyet
Hazard Fenerbahçe de
Guiza Gitti
14 milyon Euro’luk bonservis bedeliyle Fenerbahçe’nin en pahalı futbolcusu unvanını elinde bulundurmasına karşın, 2 sezonda da bekleneni veremeyen ve sürekli değer yitirmesi nedeniyle, “Atsan atılmaz, satsan satılmaz” pozisyonuna düşen Daniel Güiza, Türkiye’deki son günlerini yaşıyor gibi. Sezon başı hazırlıkları için ülkesinden zamanında dönmeyen, ardından sağlık kontrolüne girmeyen, idmanlara çıkmayan İspanyol yıldızın, Fenerbahçeli yöneticilere başvurup, “Ayrılmak istiyorum” dediği belirlendi.
‘Ciddilerse oturup konuşalım’
Tavır ve davranışları yüzünden teknik direktör Aykut Kocaman’ın da büyük tepkisini çeken Okçu’nun bu şartlarda verimli olamayacağını düşünen yöneticiler de, menaceri Pina’yı arayıp, antrenmanlara bile çıkmak istemeyen oyuncusuna takım bulmasını istedi. İspanyol Malaga kulübünün Güiza’yı transfer etmek istediğini hatırlatan yöneticilerin, “Eğer ciddilerse, bonservisi için oturup konuşmaya hazırız. Bu konuyu bir an önce sonlandıralım” dediği öğrenildi.
2 Temmuz 2010 Cuma
Kemik Kırıkları
Dıştan veya içten etki eden kuvvetlerle kemik dokusunda oluşan ayrılmaya veya bu sebeplerle kemiğin anatomik bütünlüğünün ve devamlılığının bozulmasına “Kırık” denir. Kemikteki kırılma etki eden kuvvetlerin derecesine ve kemiğin şoku abzorbe edebilme yeteneğine göre ufak bir çatlaktan (Fissür), bir veya bir çok kemiğin kırılmasına ; hatta komşu eklemlerde çıkık eşlik etmesine (Kırıklı-çıkık) kadar değişiklik gösterebilir. Kırığı oluşturan kuvvet sadece kemiği kırmayıp , beraberinde kemiğin etrafındaki deri, kaslar , tendonlar , ligamentler, damarlar, sinirler ve komşuluğundaki organları da yaralayabilir.
Kırığı oluşturan sebepler ile kırık lokalizasyonları yaşlara göre farklılıklar gösterir. Yeni doğan döneminde doğum travmaları, çocuklarda düşme, dövülme ve trafik kazaları, gençlerde spor ve trafik kazaları, orta yaşlarda trafik ve iş kazaları ve ileri yaşlarda düşmeler ve tümöral olaylar kırık yapan başlıca nedenlerdir. Yeni doğanlarda doğum travmasına bağlı olarak en çok klavikula, femur cismi , humerus kırılır. Çocuklarda humerus suprakondiler kırıkları başta olmak üzere dirsek çevresi ve önkol kemikleri ile femur cismi en çok kırılır. Genç ve orta yaşlarda tibia, femur ve radius distali en çok kırılan bölgelerdendir. İleri yaşlarda femur boynu, trokanterik bölge, humerus proksimali ve radius distali en çok kırık görülen bölgelerdendir.
Kırık tipleri ve sınıflandırma
1) Kemik doku sağlamlığına göre:
* Normal kemikte (Travmatik) kırık
* Hastalıklı kemikte (Patolojik) kırık
* Stress (Yorgunluk) kırığı
2) Kırık hattının, kemiği çevreleyen deri yada mukoza yoluyla, dış ortamla ilişkide olup, olmamasına göre:
* Kapalı kırıklar
* Açık kırıklar
3) Kırık oluşturan kuvvete göre:
* Direkt mekanizma ile olan kırıklar
* İndirekt mekanizma ile olan kırıklar
* Direkt ve indirekt mekanizma kombinasyonu ile olan kırıklar
4) Kırık sayısına göre:
* Tek kırık hattı
* Multiple kırık hattı
5) Kırığın derecesine ve kırık hattına göre:
a) Ayrılmış (deplase) kırıklar
* Transvers kırık
* Oblik kırık
* Spiral kırık
* Kopma kırığı
* Parçalı kırık
b) Ayrılmamış (non-deplase) kırıklar
* Çatlak (fissür, linear kırık)
* Yaş ağaç (green stick) kırığı
* Torus kırığı
* Çökme kırıkları
* Kompresyon (sıkışma) kırıkları
* Dişlenmiş (impakte) kırıklar
* Epifizin ayrılmamış kırıkları
6) Kırığın kemikteki anatomik lokalizasyonuna göre:
* Proksimal bölge kırıkları (Proksimal epifizer ve metafizer bölge ; trokanterik, femur boynu, tibia kondil, kollum şirurjikum vb)
* Cisim (shaft) kırıkları (Diafiz bölgesi ; 1/3 üst, 1/3 orta, 1/3 alt bölge olarak ifade edilir)
* Distal bölge kırıkları (Distal epifizer ve metafizer bölge ; suprakondiler, malleoler, pilon, Colles vb)
* Epifiz bölgesi kırıkları (Çocuklarda fizisler kapanmadan önceki dönemde fizis hattını etkileyen epifiz ve metafiz kırıkları anlaşılır)
* Kırıklı - çıkıklar (Kırıkla birlikte kırığın olduğu kemiğin katıldığı eklemde de çıkık olması)
7) Kırılan kemiğin histolojik yapısına göre:
* Spongiöz bölge kırıkları
* Kortikal bölge kırıkları
8) AO sınıflaması:
AO Grubunun yapmış olduğu sınıflama ile uzun kemikler önce numaralandırılır. Buna göre humerus 1 , önkol 2 , femur 3, tibia 4 numara ile kodlandırılır (Şekil.1).
Kemik kırıkları kendi içinde de proksimal bölge kırıkları 1, cisim kırıkları 2, distal bölge kırıkları 3 numara ile kodlandırılır. Her bölgedeki kırık A-B-C olarak kategorize edilir. Bu gruplar kendi arasında da A1-A2-A3 ; B1-B2-B3 ; C1-C2-C3 olarak alt gruplara ayrılır (Şekil.2) .
Ayrıca her alt grup tekrar 1-2-3 eklenerek en alt gruplara ayrılır.Buna göre örneğin cisim kırıkları şöyle tarif edilir:
* A : Basit kırıklardır.
1. Spiral (1-2-3)
2. Oblik (1-2-3)
3. Transvers (1-2-3)
* B : Kamalı kırıklardır.
1. Spiral kamalı (1-2-3)
2. Bükülmeli kamalı (1-2-3)
3. Parçalı kamalı (1-2-3)
* C : Kompleks kırıklardır.
1. Spiral (1-2-3)
2. Segmentli (1-2-3)
3. Çok parçalı, irregüler (1-2-3)
Bu sınıflamaya göre femur distal bölge (3.3) kırıkları ise şu şekilde sınıflandırılır (Şekil.3):
* A : Ekstra-artiküler kırıklardır.
1. Basit ekstra artiküler (1-2-3)
2. Metafizeal kamalı ekstra artiküler (1-2-3)
3. Metafizeal kompleks ekstra artiküler (1-2-3)
* B : Parsiyel artiküler kırıklardır.
1. Lateral kondil kırığı , sagittal (1-2-3)
2. Medial kondil kırığı , sagittal (1-2-3)
3. Kondil kırığı, frontal (1-2-3)
* C : Komplet artiküler kırıklardır.
1. Her iki kondil ve metafizde basit kırık (1-2-3)
2. Her iki kondilde basit, metafizde çok parçalı kırık (1-2-3)
3. Eklem içi ve metafizde çok parçalı kırık (1-2-3)
AO sınıflaması tüm kırıkların kapsamlı bir şekilde dökümante edildiği faydalı bir sınıflamadır.
Kırıkları oluşturan sebepler ve kırık oluş mekanizması
Travmatik yolla oluşan kırıklarda görülen başlıca sebepler : Trafik kazaları (araç içi veya araç dışı) , düşme , çarpma, yüksekten düşme, ev içi kazalar ve düşmeler, iş kazaları, spor kazaları ve yaralanmaları , göçük altında kalma (deprem , maden kazaları vb) , üzerine bir şey düşmesi, ateşli silah yaralanması , kesici delici alet yaralanması, darpa maruz kalma ve dövülme ve yenidoğanlarda görülen doğum travmalarıdır. Patolojik kırıklarda kemikte bir hastalık mevcuttur ve kırık çoğu zaman basit travmalarla veya bazen travma olmaksızın kendiliğinden meydana gelir. Altta yatan hastalık benign tümör, primer veya sekonder malign tümör , osteoporoz, osteomalazi, enfeksiyon vb olabilir. Stress kırıklarında ise sürekli tekrarlayan zorlamalar ve yorgunluk sonucunda bariz bir travma olmadan fissür yada tam kırık gelişebilir. Örneğin eğitimi yeterli olmayan askerlerde uzun yürüyüşler sonucunda metatars yorgunluk kırıkları görülebilir.
Normal anatomi ve fizyolojiye sahip bir kemikte dıştan etki eden kuvvetler ve vücut ağırlığının taşınması ile kas ve ligamentlerin çekmesi gibi vücudun içinden etki eden kuvvetlerin şiddeti, doğrultusu, hızı ve etkileme süresine göre kırıklar meydana gelir (Şekil.4).
Kırıkların iyileşmesi (Kaynaması)
Vücuttaki bazı kırıkların kaynama süreleri ve görülme sıklıkları Şekil.5 de şematize edilmiştir.
Miraç Kandili
İçindekiler
1. Miraç Kandili
2. Miraç Nasıl Oldu?
3. Peygamberimiz neden mirac'a çıktı?
4. Peygamberimiz Allah ile nasıl görüşebilir?
5. Bir insan göklere nasıl çıkabilir?
6. Peygamberimiz sadece ruhuyla gitse olmaz mıydı?
7. Peygamberimiz kısa zamanda nasıl gidip geldi?
8. Miraçın benzeri bir olay var mıdır?
9. Miraçla gelen hediyeler
10. Miraç Gecesi Namazı
11. Miraç Gecesinin Gündüzünde Kılınacak Namaz
12. Kaynaklar
MİRAÇ KANDİLİ
Feyiz ve bereketin coştuğu mübarek gecelerimizden biri de Miraç Gecesidir. Miraç bir yükseliştir, bütün süfli duygulardan, beşeri hislerden ter temiz bir kulluğa, en yüce mertebeye terakki ediştir. Resulullahın (a.s.m.) şahsında insanlığın önüne açılmış sınırsız bir terakki ufkudur.
Bu ulvi seyahat, mucizelerin en büyüğüdür. Miraç mucizesi Kur'ân-ı Kerimde âyetlerle anlatılmış ve varlığı inkâr edilemeyecek bir şekilde ortaya konmuştur. Bu îlâhî yolculuğun ilk merhalesi olan Mescid-i Aksâya kadarki safha Kur'ân'da şöyle anlatılır:
�Âyetlerimizden bir kısmını ona göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan alıp çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya seyahat ettiren Allah, her türlü noksandan münezzehtir. Şüphesiz ki O her şeyi hakkıyla işiten, herşeyi hakkıyla görendir.� (İsra Suresi, 1)
Miraçın ikinci merhalesi de Mescid-i Aksâdan başlayarak semânın bütün tabakalarından geçip tâ İlâhi huzura varmasıdır. Bu safha da Necm Sûresinde şöyle' anlatılır:
�O ufkun en yukarısında idi. Sonra indi ve yaklaştı. Nihayet kendisine iki yay kadar, hatta daha da yakın oldu. Sonra da vahyolunacak şeyi Allah kuluna vahyetti. O�nun gördüğünü kalbi yalanlamadı. Şimdi O�nun gördüğü hakkında onunla mücadele mi edeceksiniz? And olsun ki onu bir kere daha hakiki suretinde gördü. Sidre-i Müntehâda gördü. Ki, onun yanında Me'vâ Cenneti vardır. O zaman Sidre'yi Allah'ın nuru kaplamıştı. Gözü ne şaştı, ne de başka bir şeye baktı. And olsun ki Rabbinin âyetlerinden en büyüklerini gördü.� (Necm Suresi, 7-18.)
Miraç nasıl oldu?
Miraç, Receb ayının 27. Gecesi Cenab-ı Hakkın daveti üzerine Cebrail Aleyhisselâmın rehberliğinde Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselamın Mescid-i Haramdan Mescid-i Aksâ'ya, oradan semaya, yüce âlemlere, İlâhî huzura yükselmesidir.
Peygamber Aleyhissalâtü Vesselam Mescid-i Haramdan (Mekke'den), Mescid-i Aksâ'ya (Kudüs'e) ata benzer beyaz bir Cennet bineği olan Burak ile geldi. Kudüs'e gelmeden yol üzerinde Hz. Musa'nın makamına uğradı, orada iki rekât namaz kıldı, daha sonra Mescid-i Aksâ'ya geldi. Orada bütün peygamberler kendisini karşıladı. Miraçını kutladılar. Peygamber Aleyhissalâtü Vesselam burada peygamberlere iki rekat namaz kıldırdı, bir hutbe okudu.
Bir rivayette Hz. İsa'nın doğduğu yer olan Betlaham'a uğradı, orada da iki rekât namaz kıldı. Ve bugün Kubbetü's-Sahra'nın bulunduğu yerden Muallak Taşının üzerinden Miraça yükseldi.
Semanın bütün tabakalarına uğradı. Sırasıyla yedi sema tabakalarında bulunan Hz. Adem, Hz. Yahya ve Hz. Îsa, Hz. Yusuf, Hz. İdris, Hz. Harun, Hz. Musa ve Hz. İbrahim gibi peygamberlerle görüştü, Onlar kendisine �Hoş geldin� dediler, tebrik ettiler.
Bundan Sonra Hz. Cebrail ile birlikte imkân ile vü-cub ortası (kâinatın bittiği yer) Sidretü'l-müntehâ'ya geldiler. Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam orada ikisi gizli, ikisi açıktan akan (Nil, Fırat) dört nehir gördü. Sonra hergün yetmiş meleğin ziyaret ettiği Beytü'l-Ma'mur'u ziyaret etti.
Hz. Cebrail'in buradan öteye gitmesi mümkün değildi. Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam bundan sonra Refref adında bir vasıta ile zaman ve mekândan münezzeh (uzak) olan Cenab-ı Hakkın cemaliyle müşerref oldu.
Süleyman Çelebi'nin dediği gibi
�Aşikâre gördü Rabbü'l-izzeti/Âhirette öyle görür ümmeti� İnşaallah...
Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam Rabbinin huzurundan döndükten sonra Hz. Musa ile karşılaştı., �Allah ümmetine neyi farz kıldı?� diye sorunca, Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam �50 vakit namaz� buyurdu.
Hz. Musa'nın, �Rabbine dön, azaltması için Rabbinden niyazda bulun, ümmetin buna güç yetiremez� demesi üzerine, Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam, beş sefer Cenab-ı Hakka niyazda bulundu, her seferinde 10 vakit indi, sonunda beş vakitte karar kıldı.
Daha sonra Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam Hz. Cebrail'in rehberliğinde Cenneti, Cehennemi, âhiret menzillerini ve bütün âlemleri gezdi, gördü, Mekke'ye döndü.
Sabah olunca Kabe'nin yanında Mekkelilere Miraçı anlattı. Onlar Peygamberimizden delil istediler. Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam de onlara yolda gördüğü kafilelerinden haber verdi. Kureyşliler hemen kafileleri karşılamak için Mekke dışına çıktılar. Gelenleri aynen Peygamberimizin Aleyhissalâtü Vesselam haber verdiği gibi gördüler, ama iman nasip olmadı.
Ama yine de Peygamberimizden üst üste Miraça çıktığına dair delil istediler. Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam Kudüs'e, Mescid-i Aksâ'ya uğradığını anlatınca Kureyşliler, �Bir ayda gidilebilen Bir yere Muhammed nasıl bir gecede gidip gelebilir?� diye itiraz ettiler, ardından da Mescid-i Aksâ'yı görmüş olanlar, �Mescid-i Aksâ'yı bize anlatır mısın?� diye Peygamberimize soru yönelttiler.
Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam şöyle anlattı:
�Onların yalanlamalarından ve sorularından çok sıkıldım. Hatta o ana kadar öyle bir sıkıntı hiç çekmemiştim. Derken Cenab-ı Hak birden Beytü'l-Makdis'i bana gösterdi. Ben de ona bakarak her şeyi birer birer tarif ettim. Hatta bana, �Beytü'l-Makdis'in kaç kapısı var?� diye sordular. Halbuki ben onun kapılarını saymamıştım. Beytü'l-Makdis karşımda görününce ona bakmaya ve kapılarını teker teker saymaya ve anlatmaya başladım.�
Bunun üzerine müşrikler:
�Vallahi dos doğru tarif ettin� dediler, ama yine de iman etmediler.
O esnada Hz. Ebû Bekir çıkageldi, müşrikler durumu ona haber verdiler. Hz. Ebû Bekir, �Eğer bu sözleri ondan duymuşsanız seksiz şüphesiz doğrudur� diyerek hemen tasdik etti ve bundan sonra Hz. Ebû Bekir �Sıddîk, tereddütsüz inanan� ünvanını aldı.
Peygamberimiz neden mirac�a çıktı?
Bir padişahın iki türlü konuşması vardır. Biri, bir vatandaşla telefon ederek küçük bir meseleyi görüşmesi. Diğeri de devlet başkanı, halifelik yönü ve milletin idarecisi olarak, emirlerini her tarafa duyurmak için özel bir elçisi ile konuşması, sohbet etmesi, onun aracılığı ile ferman yayınlamasıdır.
Bu örnekte olduğu gibi Cenab-ı Hakkın da kulları ile iki tarzda muhatap olması vardır. Biri, özel ve cüz'i, diğeri de geniş ve genel mahiyette bir konuşması. Cenab-ı Hakkın bazı velilerle özel ve cüz'i anlamda ilham etmesi birinciye örnektir.
Ama Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam bütün velayet mertebelerinin üstünde bir büyüklük ve yücelikte, kâinatın Rabbi, bütün varlıkların Yaratıcısı olarak Cenab-ı Hakkın sohbetine müşerref olması ise ikinci ve mükemmel olanına misaldir.
Peygamber Aleyhissalâtü Vesselam elçiliği iki taraflıdır. Birisi halktan Hakka, diğeri de Haktan halka. Birisi mi'râcin bâtıni tarafı olan velayet yönüdür, diğeri de zahiri tarafı olan risalet yönüdür.
Yani Peygamber Aleyhissalâtü Vesselam bizi temsilen Cenab-ı Hakkın huzuruna çıktı, başta insanlar olmak üzere bütün varlıkların ibadet, kulluk, tesbih ve zikirlerini toplu olarak (askerin komutana tekmil vermesi gibi) arz etti. Bu yönüyle Miraç halktan, insanlardan, varlıklardan Hakka bir gidiştir. Diğeri de Cenab-ı Hakkın biz kullarından istediklerini, emir ve yasaklarını Resul olarak getirmiştir. İbadetlerin özü ve esası olan beş vakit namazı Miraç hediyesi olarak getirmesi gibi...
Peygamberimiz, Allah ile nasıl görüşebilir?
Soru: �Bize herşeyden daha yakın olan Cenab-ı Hakka binlerce senelik mesafeyi aşarak yetmiş bin perdeyi geçtikten sonra Rabbiyle görüşmesi ne demektir?�
Cenab-ı Hak herşeye herşeyden daha yakındır, fakat herşey O� na sonsuz şekilde uzaktır.
Meselâ, güneşin insan gibi aklı olsa da bizimle konuşacak olsa, elimizdeki ayna aracılığıyla bizimle konuşabilir.
Diğer taraftan biz bir çeşit ayna olan gözümüzle güneşe yaklaşabiliyoruz. Oysa güneş bize 150 milyon km. uzaklıkta bulunuyor, hiçbir şekilde ona yanaşamayız. Güneşe bir derece yaklaşmak için ancak Ay kadar büyümek lazım. Bu da mümkün değildir.
Bu misalde olduğu gibi, gerçek anlamda Cenab-ı Hak herşeye yakındır, ama herşey ona sonsuz derece uzaktır. Ancak Peygamber Aleyhissalâtü Vesselam, Cenab-ı Hakkın lütfuyla bir anda binlerce perdeyi geçerek Miraça yükselmiş; bütün manevi mertebeleri aşarak huzura varmıştır.
Bir insan nasıl göklere çıkabilir?
Soru: �Bunun bir örneği var mıdır? Bir uçak ancak 10-15 bin metre yukarı çıkabiliyor, bir uzay gemisi ancak Ay'a ve Venüs'e ulaşabiliyor. Bir insan birkaç dakika gibi kısa bir sürede milyonlarca metre uzaklara nasıl gidip gelebilir?�
Yerküremiz, yani Dünya bir yılda yaklaşık 188 saatlik bir mesafeyi bir dakikada döner, yirmi beş bin senelik mesafeyi bir senede alır. Bu muazzam hareketi ona yaptıran ve bir sapan taşı gibi döndüren bir Kudret, bir insanı Arş-ı Âlâya getiremez mi? Güneşin çevresinde o ağır cisim olan dünyayı gezdiren bir hikmet bir insan bedenini şimşek gibi Rahman'ın Arşına çıkaramaz mı?
Peygamberimiz sadece ruhuyla gitse olmaz mıydı?
Soru: "Öyleyse ise neden Miraça çıktı? Ne lüzumu var? Evliya gibi ruhu ve kalbi ile gitse yetmez miydi?"
Cenab-ı Hak görünen ve görünmeyen âlemlerdeki güzellikleri göstermek için, kâinat fabrikasını ve merkezini gezdirmek, insanlığın amel ve ibadetlerinin âhiretteki neticesini göstermek için Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselamı oralara davet etmesi gayet makuldür. Sadece ruhu ve kalbi ile değil, bu seyahate bedeninin de iştirak etmesi gerekir.
Görünen âlemin anahtarı olan gözünü, işitilen âlemin anahtarı olan kulağını Arşa kadar birlikte alması gerektiği gibi, ruhunun sayısız görevlerini üstlenen âlet ve makinesi hükmünde olan mübarek bedenini Arşa kadar çıkarması akıl ve hikmet gereğidir.
Zaten Cenab-ı Hak Cennette bedeni ruha arkadaş ediyor. Çünkü pekçok kulluk görevine ve sınırsız lezzetlere ve acılara beden kaynaklık etmektedir.
Öyle ise bu mübarek beden ruha arkadaşlık edecektir. Cennette ruh bedenle birlikte olacaksa Cennetü'1-Me'vâ'nın gövdesi olan Sidretü'l-Müntehaya Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselamın zatının arkadaşlık etmesi hikmetin tâ kendisidir.
Peygamberimiz Miraça sadece ruhen çıkmış olsaydı, zaten mucize olmazdı. Çünkü her veli ruhen ve kalben o âlemlere çıkabiliyor.